maresalx
arkadaslar simdi ben dosim'e gidip kendime muzekart cikarttirdim.ben simdi bu kartla ornek veriyorum kapadokya'daki oren yerlerine ıhlara vadisi'ne ucretsiz girebilecek miyim yoksa bu kartla yine para yukleyip mi giris yapiliyor? o sistem nasıl calisiyor tecrube eden var mı acaba?mesela burda bir fi
arkadaslar simdi ben dosim'e gidip kendime muzekart cikarttirdim.
ben simdi bu kartla ornek veriyorum kapadokya'daki oren yerlerine ıhlara vadisi'ne ucretsiz girebilecek miyim yoksa bu kartla yine para yukleyip mi giris yapiliyor? o sistem nasıl calisiyor tecrube eden var mı acaba?
mesela burda bir fiyat listesi var --> dosim.kulturturizm.gov.tr
karta 40 lira verdik. ıhlara vadisi 20 lira diyor. o zaman bu kartı çıkartmanın anlamı nedir? yoksa bu 20 lira giris ucreti muzekart'ı olmayanlara mı? aydınlatırsanız sevinirim
ben simdi bu kartla ornek veriyorum kapadokya'daki oren yerlerine ıhlara vadisi'ne ucretsiz girebilecek miyim yoksa bu kartla yine para yukleyip mi giris yapiliyor? o sistem nasıl calisiyor tecrube eden var mı acaba?
mesela burda bir fiyat listesi var --> dosim.kulturturizm.gov.tr
karta 40 lira verdik. ıhlara vadisi 20 lira diyor. o zaman bu kartı çıkartmanın anlamı nedir? yoksa bu 20 lira giris ucreti muzekart'ı olmayanlara mı? aydınlatırsanız sevinirim
0
ilk müze ya da örenyerine giriş tarihinizden itibaren 1 yıl süreyle kullanabilirsiniz müze kartınızı. aldığınız müzekart tipine göre www.muzekart.com burdan hangi müzelere girebileceğinize bakabilirsiniz.
0
dostum tamam ama "Müzekart ile gezebileceğiniz tüm müze ve örenyerlerini görebilmek için tıklayınız."
yazan yerde hep fiyat listesi var. kartı olmayanlara mı bu?
yazan yerde hep fiyat listesi var. kartı olmayanlara mı bu?
0
"TC Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı 300'ü aşkın müze ve örenyerini Müzekart ile yılda ikişer kez ücretsiz ziyaret edebilirsiniz."
"Topkapı Sarayı içerisinde bulunan Harem Dairesi, Aya İrini Anıtı; Efes Örenyeri içerisinde bulunan Yamaçevler ve Göreme Açıkhava Müzesi içerisinde bulunan Karanlık Kilise'de geçerli değildir. Belirtilen üniteler için ücret ödenmesi gerekmektedir."
"Topkapı Sarayı içerisinde bulunan Harem Dairesi, Aya İrini Anıtı; Efes Örenyeri içerisinde bulunan Yamaçevler ve Göreme Açıkhava Müzesi içerisinde bulunan Karanlık Kilise'de geçerli değildir. Belirtilen üniteler için ücret ödenmesi gerekmektedir."
0
eğer sistem değişmediyse, evet, müzekart'ın geçerli olduğunu gördüğünüz yerde ücretsiz geziyorsunuz oraları. o fiyat tarifesi de kartı olmayanlar için.
0
kapadokyayı bilmiyorum ama, örneğin geçen antalyada olimposa gittik. giriş 20 lira normalde. işte haftalık giriş atıyorum 100 lira, işte içerideki tüm müzeleri gezmek 182 lira falan gibi tarifeler yapmışlar. bunlar müze kartsız fiyatlar. artı olarak yanına müze kartlı fiyatlar da yazıyordu. işte 20 liralık sadece giriş olan bilet müzekartlılara ücretsiz, haftalık olan atıyorum müzekart + 30 lira, tüm müzeleri gezmek müzekart + 50 lira şeklindeydi. orada da aynı şey olabilir.
0
tempor
resimdeki telefonun model Samsung G531F Galaxy Grand Prime.SD kart takılır diyor ancak nereye takılabileceğini görmedim? Takılırsa her türlü sd kart olur mu bu telefona?http://hizliresim.com/kbQmqq
resimdeki telefonun model Samsung G531F Galaxy Grand Prime.
SD kart takılır diyor ancak nereye takılabileceğini görmedim? Takılırsa her türlü sd kart olur mu bu telefona?
hizliresim.com
SD kart takılır diyor ancak nereye takılabileceğini görmedim? Takılırsa her türlü sd kart olur mu bu telefona?
hizliresim.com
0
www.youtube.com 
"her türlü" derken hafıza olarak soruluyorsa, mesela bazı telefonlarda 64 gb'a kadar diyor, kiminde 128 gb. istenirse 2 gb'lık da takılabiliyor.
"her türlü" derken hafıza olarak soruluyorsa, mesela bazı telefonlarda 64 gb'a kadar diyor, kiminde 128 gb. istenirse 2 gb'lık da takılabiliyor.
0
micro sd gibi daha ufak sd kartlar vardı galiba, pek de konuyu bilmiyorum. şu resimdeki arkadaş için micro sd mi alacağım ve nereye takacağım? teşekkürler
0
Simin üzerine takacaksiniz. Videoyu 1:40'tan itibaren izleyin.
youtu.be
Her türlü SD kart derken, micro SD olur sadece. Maksimum kaç GB destekliyor bilmiyorum. Aktarım hızı yüksek bir kart alırsanız müzik dinlerken daha verimli olur.
youtu.be
Her türlü SD kart derken, micro SD olur sadece. Maksimum kaç GB destekliyor bilmiyorum. Aktarım hızı yüksek bir kart alırsanız müzik dinlerken daha verimli olur.
0
tum haklari saklidir
https://youtu.be/zwAG964P4wIşu müziğin 10.saniyesinden itibaren olan kısma benzer müziği olan bir şarkı olmalı. bir kaç kez radyoda dinledim ama bulamıyorum?
youtu.be
şu müziğin 10.saniyesinden itibaren olan kısma benzer müziği olan bir şarkı olmalı.
bir kaç kez radyoda dinledim ama bulamıyorum?
şu müziğin 10.saniyesinden itibaren olan kısma benzer müziği olan bir şarkı olmalı.
bir kaç kez radyoda dinledim ama bulamıyorum?
0
güzell bilgi oldu ama bu değil aradığım, bire bir aynı değil benzeri
0
iyi ki yeni dedim:)
dede efendiye doğru gidiliyor.
max 1 2yıllık mazisi olmalı.
dede efendiye doğru gidiliyor.
max 1 2yıllık mazisi olmalı.
0
sameidiot
s.b.meselabillions: ny borsasıyla amerikan adaleti çarpışıyor.designated survivor: distopik amerikan başkanı hikayesi
s.b.
mesela
billions: ny borsasıyla amerikan adaleti çarpışıyor.
designated survivor: distopik amerikan başkanı hikayesi
mesela
billions: ny borsasıyla amerikan adaleti çarpışıyor.
designated survivor: distopik amerikan başkanı hikayesi
0
mr. robot: güzel ama ayrıntılarını çoktan unuttum.
black mirror: bağımsız konularla insanı düşündürmeye itiyor.
bu arada, "distopik amerikan başkanı hikayesi"nde 5. kelime nerede?
black mirror: bağımsız konularla insanı düşündürmeye itiyor.
bu arada, "distopik amerikan başkanı hikayesi"nde 5. kelime nerede?
0
qazaqwsx
sb.lanet olsun ne pislik bir şey bu :/caps, link falan koyamıyorum özür dilerim.edit: ya da olmayan var mı ya hiç bir şey hissetmeyen rahat rahat bakabilen..
sb.
lanet olsun ne pislik bir şey bu :/
caps, link falan koyamıyorum özür dilerim.
edit: ya da olmayan var mı ya hiç bir şey hissetmeyen rahat rahat bakabilen..
lanet olsun ne pislik bir şey bu :/
caps, link falan koyamıyorum özür dilerim.
edit: ya da olmayan var mı ya hiç bir şey hissetmeyen rahat rahat bakabilen..
0
İlk kez duydum ve gugilladim. Bende kaşıntı filan yok. Ama mesela bi kere bi binanin catisini onariyolardi bizim ofisin karşısindaki. Boyle catinin uzerine kiremitleri cikarip cikarip koymuslar. Delik desikti cati. Allaaam nasi sinirlerim bozuluyodu ona bakarken. Cildircak gibi oluyodum. Bu trifobiye girmez heralde ama paylasmak istedim
0
var. kendimi parçalamaıyorum ama cidden içim bir hoş oluyor görünce. zevk almakla rahatsızlık arası
0
Var. Mesela kaygana filan da göz göz oluyor ya böyle, onu da yiyemiyorum öyle olursa.
0
Var. Bir gece sabaha kadar uyuyamadığımı biliyorum gözümün önünden gitmeyen görüntüler yüzünden. Kaşıntı vs gibi bir durum olmuyor ama tarifsiz bir rahatsızlık hissi duyuyorum. Bu bahsettiğim eski bir olay son zamanlarda eskisi kadar rahatsız etmiyor. Tetikleyecek bir şeyle karşılaşmamak da önemli.
0
kafanızdan kendinize fobi teşhisi koymayın lütfen.
şimdi bu sizde varsa bize ne, bizde varsa sana ne?
eğer probleminiz varsa doktor tavsiyesi vereyim.
şimdi bu sizde varsa bize ne, bizde varsa sana ne?
eğer probleminiz varsa doktor tavsiyesi vereyim.
0
yani kaşıntı maşıntı olmuyor ama midemi bulandırıyor o tür şeyler. hep bir "içinden bir şey çıkacak" tedirginliği oluyor bende hele istanbul'da bir ara adım başı saç ektirmiş insanlar olurdu. onların o delikli kafalarıyla karşılşmak da işkence gibiydi.
0
duyuruda olay çıkmıştı bir kere bunun yüzünden. birisi "bu ne" diye bir fotoğraf göstermişti bu fobiyi tetikleyen, herkes kendini kaybetmişti. bende var çok ağır hem de ismini görmek bile kaşınmama yetiyor şu an olduğu gibi.
0
maalesef var. bunu ilk kez 8 sene önce fark etmiştim, çok delikli somut bir nesne rahatsız etmişti ama anlam verememiştim. meğer varmış böyle bir şey.
0
ben gayet rahat bakıyorum etkilenmiyorum. sadece çok çok uzun süre bakınca 10-15 dakika kadar uzun bi süre bakarsam yani sanırım göz yorgunluğundan dolayı biraz rahatsız oluyorum ama normalde hoşuma gidiyor.
0
evet var, ancak çok rahatsız edici boyutta değil. baktıkça içim bir hoş oluyor yalnızca. hem rahatsız oluyorum, hoşlaşmıyorum hem de boyuna bakmak istiyorum. öyle değişik bir duygu.
0
var, ağır şekilde. hatta bu duyuruyu görünce bile rahatsız oldum, sana kızdım çünkü aklıma geldi ve bir süre çıkmayacak aklımdan.
0
arockm
Merhaba, sadece tek çeşit yemek yeme zorunda kalsanız bu hangi yemek olurdu. Tüm öğünler de hep aynı şeyi yiyeceksiniz?Kuru fasülye-pilav gibi ikililer de olabilir.
Merhaba, sadece tek çeşit yemek yeme zorunda kalsanız bu hangi yemek olurdu. Tüm öğünler de hep aynı şeyi yiyeceksiniz?
Kuru fasülye-pilav gibi ikililer de olabilir.
Kuru fasülye-pilav gibi ikililer de olabilir.
0
sargeras
mp3 ses dosyalarını birleştirmek için kaliteli ve kolay arayüze sahip bir program var mı?geçişleri de ayarlamak istiyorum, çapraz geçiş yapmak için.tşk.
mp3 ses dosyalarını birleştirmek için kaliteli ve kolay arayüze sahip bir program var mı?
geçişleri de ayarlamak istiyorum, çapraz geçiş yapmak için.
tşk.
geçişleri de ayarlamak istiyorum, çapraz geçiş yapmak için.
tşk.
0
biliyorum, program istemişsiniz ama şu siteyi programı bulamazsanız diye öneriyorum. çünkü ben de böyle program bulamadım. yani var ama çapraz geçiş yapanını bulamamıştım. bu site ise dediğinizi güzelce yapıyor, çok kullanmışımdır:
audio-joiner.com
audio-joiner.com
0
Costanza
engellediğim sitenin maillerini hiç bir şekilde görmek istemiyorum. mümkün mü böyle bir şey?
engellediğim sitenin maillerini hiç bir şekilde görmek istemiyorum. mümkün mü böyle bir şey?
0
Mumkun, filtrelerden su adresten gelen mailleri sil derseniz daha siz gormeden silinirler gelir gelmez.
0
@crown onu biliyorum. benim amacım çöp kutusuna dahi düşmesin hiçbir şekilde ulaşmasın istiyorum o mail.
0
zaten o e-postaların altında "abonelikten çık" diye buton var ve bir daha e-posta gönderilmiyor. denediniz mi?
0
shi aila
https://9gag.com/gag/aQ9VpBw
0
0
m e b
opera'da takılırken vpn açık bende. bazı sitelere giriyorum, ısrarla web sitesinin tr sürümünü gösteriyor, web sitesi "tr"yi içeriyor. niye böyle?e, benim türkiye'den olduğumu nasıl anlıyor?
opera'da takılırken vpn açık bende. bazı sitelere giriyorum, ısrarla web sitesinin tr sürümünü gösteriyor, web sitesi "tr"yi içeriyor. niye böyle?
e, benim türkiye'den olduğumu nasıl anlıyor?
e, benim türkiye'den olduğumu nasıl anlıyor?
0
ramazanali
İsminiz Ali olsa ve birisi sürekli Ali baba diye yazsa sohbette filan ayar olmaz mısınız ? Ben şahsen oluyorum sevdiğim insan olmasına rağmen gıcık kapıyorum. Alaysı ciddiyetsiz geliyor. Kardeşim de tatlım de. Siz rahatsız olur musunuz ? Tepkimi belli etsem onun da anlamı yok ben söyledikten sonra..
İsminiz Ali olsa ve birisi sürekli Ali baba diye yazsa sohbette filan ayar olmaz mısınız ? Ben şahsen oluyorum sevdiğim insan olmasına rağmen gıcık kapıyorum. Alaysı ciddiyetsiz geliyor. Kardeşim de tatlım de. Siz rahatsız olur musunuz ? Tepkimi belli etsem onun da anlamı yok ben söyledikten sonra..
0
Sallamayın çok. İlgi görmeyince bırakır. Hıhı tamam deyip geçin. Parlarsanız arkası kesilmez.
0
m e b
az önceki duyuruyu okuyunca şok geçirdim. kadınların bacakları ağdayla/tıraşla mı öyle pürüzsüz, tüysüz oluyor? kollarını da mı öyle tıraş ediyorlar? her kadın öyle mi cidden?ek: valla dalga geçmek için sormuyorum. her kadının yaptığını bilmiyordum.
az önceki duyuruyu okuyunca şok geçirdim. kadınların bacakları ağdayla/tıraşla mı öyle pürüzsüz, tüysüz oluyor? kollarını da mı öyle tıraş ediyorlar? her kadın öyle mi cidden?
ek: valla dalga geçmek için sormuyorum. her kadının yaptığını bilmiyordum.
ek: valla dalga geçmek için sormuyorum. her kadının yaptığını bilmiyordum.
0
Hic iyi agda yapamayan ya da jiletle iyi tiras edemeyen kadin da mi gormedin? Kirli sakal gibi olabiliyor ve bacak killarini kesmek istemeyen kadinlari destekliyorum.
0
bazen insan yalanlara inanmak ister...
iste bu da tam olarak oyle bir durum.
adam hakli.
iste bu da tam olarak oyle bir durum.
adam hakli.
0
@tahin pekmez yoğurt:
ağda çok zahmetli ve zaman alan bir iş de ondan.
jiletle bir duş süresi içinde işinizi halledebiliyorsunuz.
yine de sadece ağda yapan, jilet sürmeyen ya da hiç ağda yaptırmayanlar da var tabii.
ağda çok zahmetli ve zaman alan bir iş de ondan.
jiletle bir duş süresi içinde işinizi halledebiliyorsunuz.
yine de sadece ağda yapan, jilet sürmeyen ya da hiç ağda yaptırmayanlar da var tabii.
0
Dogal tuysuz erkekler de var.
Ama tuy dokucu, agda vs kullanan kadinlar cogunluktur sanirim.
Koltuk alti degil de bacaklar bana sexi geldi.
Ama tuy dokucu, agda vs kullanan kadinlar cogunluktur sanirim.
Koltuk alti degil de bacaklar bana sexi geldi.
0
Philips marka bi ışın kılıcı var bazı kadınlar onla alıyor cillop gibi oluyor ;)
0
Nasıl yapıdıgını merak edersen artı 18
www.youtube.com
Evet tepeden tırnağa ağda traş cımbız vs oluyoruz. kaş bıyık hatta bazen kadınlar tum yüzüne de agda yaptırıyorn. genital bölgeden bacaga her yere bir ton vakit kaybı olmadı binlerce lira lazere sırf ayu gibi kıllı erkekler bizi beğensin toplum kabul etsin diye.
www.youtube.com
Evet tepeden tırnağa ağda traş cımbız vs oluyoruz. kaş bıyık hatta bazen kadınlar tum yüzüne de agda yaptırıyorn. genital bölgeden bacaga her yere bir ton vakit kaybı olmadı binlerce lira lazere sırf ayu gibi kıllı erkekler bizi beğensin toplum kabul etsin diye.
0
@fasulyek:
söylemeden duramadım...
videodaki çok başarısız bir ağda uygulaması bu arada.
ağdanın türü de farklı ve çok kalın sürülüyor.
bizimkiler olsa 15 saniyede çatır çutur girişip, bitirmişlerdi.
üstelik elleri değmez bile.
söylemeden duramadım...
videodaki çok başarısız bir ağda uygulaması bu arada.
ağdanın türü de farklı ve çok kalın sürülüyor.
bizimkiler olsa 15 saniyede çatır çutur girişip, bitirmişlerdi.
üstelik elleri değmez bile.
0
@playing star again: ben normalde bacaklarının/kollarının tüysüz olduklarını, hormonal sebeplerle bazılarında biraz fazla olduklarını ve onları aldırdıklarını düşünüyordum. bikini bölgeleri, koltuk altları için gittiklerini düşünüyordum.
yani hani bazı hemcinslerimizin erkek olmasına rağmen fazla istenmeyen tüyleri olmaz ya, onun tersinin kadınlar için olduğunu sanıyordum.
yani hani bazı hemcinslerimizin erkek olmasına rağmen fazla istenmeyen tüyleri olmaz ya, onun tersinin kadınlar için olduğunu sanıyordum.
0
Duyurudaki günün sorusu bence bu olmali. Ya da haftanin sorusu :)
Hiç çıplak kadın görmedin mi dostum?
Hiç çıplak kadın görmedin mi dostum?
0
@m e b, Homo sapiens-sapiens, butun derisi kil ile kapli olan bir mahluk.
Fakat bu killarin sekli, kalinligi ve birbirine yakinligi, DNA'daki katilimsal verilere ve vucuttaki testosterona gore degisiyor. Ozetle, herkesin tum vucudu killa kapli.
Fakat bu killarin sekli, kalinligi ve birbirine yakinligi, DNA'daki katilimsal verilere ve vucuttaki testosterona gore degisiyor. Ozetle, herkesin tum vucudu killa kapli.
0
Kolları falan belki anlarim da butun epilator/agda reklamlari en cok bacak uzerinden yapilir genelde. Hic mi gormedin :) az ya da çok olur her kadinda. Yapisina, tenine gore degisir azligi coklugu ama var yani.
0
soruyu yanlis sormus; verdigi cevapla bu yanlisi acikliga kavusturmus.
kadinlarin kollarinda/bacaklarinda da kil olabilecegini ama bunun yaygin degil de istisnai durumlar oldugunu zannediyormus bu arkadas. bu acidan bakildiginda eskisi kadar siritmiyor.
kadinlarin kollarinda/bacaklarinda da kil olabilecegini ama bunun yaygin degil de istisnai durumlar oldugunu zannediyormus bu arkadas. bu acidan bakildiginda eskisi kadar siritmiyor.
0
blue eyes white dragon
fantastik bir müzik dinleme zevkim vardır. loopa belli şarkıları alıp günlerce onu dinleyebilirim. son birkaç gündür de sokarım böyle işe diyip bilgisayarımdaki 1000'e yakın şarkıyı windows media playere atıp dinlemeye koyuldum. her telden dinlerim ama 90'ların başı, ortasıyla başlayıp 2000'lerin or
fantastik bir müzik dinleme zevkim vardır. loopa belli şarkıları alıp günlerce onu dinleyebilirim. son birkaç gündür de sokarım böyle işe diyip bilgisayarımdaki 1000'e yakın şarkıyı windows media playere atıp dinlemeye koyuldum. her telden dinlerim ama 90'ların başı, ortasıyla başlayıp 2000'lerin ortasına geçen süredeki pop daha bir farklıymış diyorum kendime.
az önce de youtube'da kurcalarken hande yener'i gördüm.
3 tane şarkısı gözüme çarptı.
Şansın Bol Olsun(2002)
yalanın batsın (2000)
acele etme (2004)
dediğim tarih aralığını bilinçli bir şekilde yaşayan herkes, eğer biraz türk popu dinlediyse bu şarkıları bilir fakat günümüz popu kadar laçka bir müzik türü daha görmedim.
az önce de youtube'da kurcalarken hande yener'i gördüm.
3 tane şarkısı gözüme çarptı.
Şansın Bol Olsun(2002)
yalanın batsın (2000)
acele etme (2004)
dediğim tarih aralığını bilinçli bir şekilde yaşayan herkes, eğer biraz türk popu dinlediyse bu şarkıları bilir fakat günümüz popu kadar laçka bir müzik türü daha görmedim.
0
Şarkıcılar toplumun isteğine göre şarkı çıkarıyorlar.
Şu şarkı Gülşen'in çok başarılı bir şarkısı:
www.youtube.com
Bu da Gülşen'in şarkısı:
www.youtube.com
Şarkıcı aynı. İstese yine aynı başarıyı gösterir ama uğraşmıyor. Çünkü günümüzde eski sevgiliye laf sokmalı, klibinde twerk yapılan şarkılar satıyor. O kadar müzik altyapısıyla kim uğraşsın. Elektronik müzik varken kim beste yapmaya zaman ayırsın.
Tarkan'ın şu şarkısı müzik alt yapısı olarak çok başarılı:
www.youtube.com
Yine Tarkan'ın çıkardığı Cuppa adlı şarkıyı hiç dinlemedim.
Kafasına silah dayayıp yaptırdılar herhalde.
Şu şarkı Gülşen'in çok başarılı bir şarkısı:
www.youtube.com
Bu da Gülşen'in şarkısı:
www.youtube.com
Şarkıcı aynı. İstese yine aynı başarıyı gösterir ama uğraşmıyor. Çünkü günümüzde eski sevgiliye laf sokmalı, klibinde twerk yapılan şarkılar satıyor. O kadar müzik altyapısıyla kim uğraşsın. Elektronik müzik varken kim beste yapmaya zaman ayırsın.
Tarkan'ın şu şarkısı müzik alt yapısı olarak çok başarılı:
www.youtube.com
Yine Tarkan'ın çıkardığı Cuppa adlı şarkıyı hiç dinlemedim.
Kafasına silah dayayıp yaptırdılar herhalde.
0
yanılırız +1
geçmişe bakıyoruz, 2000'lerdeyken "90'lar çok güzeldi ya.s.s.s" diye şikayetler vardı. şimdi de "2000'nin başları kaliteliydi." diyorlar. ben bunu anlamıyorum.
ayrıca geçmişe özlem hep içimizde olduğu için o kadar da övgüyle bahsedildiğini düşünüyorum. örneğin hande yener'in eskilerine bakalım. ciddi anlamda çok güzel sözlere sahip şarkıları mı var? hayır.
"Çok yürüdüm ama ne buldum
Sevecek derken aşktan oldum
Yolları şaşırdım en sonunda
Bende kayboldum
Hep inandım ama yanıldım
Çiçeğindim el diline söz oldum"
"Kapına köleyim desen inanır mıyım
Yalvarırken seni görsem inanır mıyım
Yeni aşk hayatında mutluluk dilerim
Dönme sakın geri çok gülerim"
bu mu yani? bu mu kaliteli?
-------
şu an altyapısal olarak müzik çok daha fazla elektronikleşmiş olabilir, kabul. ama kalkıp da vasat sözlerine rağmen kendini dinleten şarkı günümüz için nasıl varsa eskiden de vardı. ben o dönemleri de sevmeme rağmen sözlerine dikkat edince çok da vasat olduklarını görebiliyorum. hem altyapısıyla hem sözleriyle cidden kaliteli olan örnekler günümüz için de geçerli.
geçmişe bakıyoruz, 2000'lerdeyken "90'lar çok güzeldi ya.s.s.s" diye şikayetler vardı. şimdi de "2000'nin başları kaliteliydi." diyorlar. ben bunu anlamıyorum.
ayrıca geçmişe özlem hep içimizde olduğu için o kadar da övgüyle bahsedildiğini düşünüyorum. örneğin hande yener'in eskilerine bakalım. ciddi anlamda çok güzel sözlere sahip şarkıları mı var? hayır.
"Çok yürüdüm ama ne buldum
Sevecek derken aşktan oldum
Yolları şaşırdım en sonunda
Bende kayboldum
Hep inandım ama yanıldım
Çiçeğindim el diline söz oldum"
"Kapına köleyim desen inanır mıyım
Yalvarırken seni görsem inanır mıyım
Yeni aşk hayatında mutluluk dilerim
Dönme sakın geri çok gülerim"
bu mu yani? bu mu kaliteli?
-------
şu an altyapısal olarak müzik çok daha fazla elektronikleşmiş olabilir, kabul. ama kalkıp da vasat sözlerine rağmen kendini dinleten şarkı günümüz için nasıl varsa eskiden de vardı. ben o dönemleri de sevmeme rağmen sözlerine dikkat edince çok da vasat olduklarını görebiliyorum. hem altyapısıyla hem sözleriyle cidden kaliteli olan örnekler günümüz için de geçerli.
0
kendimce 90 ve 80'lere ait pop parçalarını toparlayıp yaklaşık 500 şarkılık bir playlist yaptım. isteyen olursa msj atsın listeyi paylaşayım :)
0
Her şeyde olduğu gibi Müzik de devamlı olarak bir değişim içinde. Değerlendirme yaparken bunu göz önünde bulundurmalıyız. Kendi çapımda Türk pop müziğine konusunda 1970'lerden başlayarak konuya hakimim diyebilirim. Her dönemin kendine has bir tarzı var ve kalite algısı da kişiden kişiye değişir. Bana göre 90'lardan sonra iyi işlerin olduğu dönem hangisi dersen 2015-2017 yalında çıkan Türkçe Pop şarkılarının bir çoğu yeterince iyi.
0
begin again
Hangisiydl?
Hangisiydl?
0
candy
2. sırada da ay savaşçısı vardı
3te de bugs bunny
2. sırada da ay savaşçısı vardı
3te de bugs bunny
0
Hollywood Yaramazları, Taş Devri, Ninja Kaplumbağalar, Tom ve Jerry.
bir de, spider man'i hep çok sevmişimdir kendimi bildim bileli.
hâlâ da izlerim.
bir de, spider man'i hep çok sevmişimdir kendimi bildim bileli.
hâlâ da izlerim.
0
Şirinler hatta bu yaşımda geçen hafta sinemada yeğenim ile izledim; ondan daha çok ben eğlendim.
Şirinler ile ilgili çeşit çeşit çocukluk hikayelerim de vardır; evlendiğim günün akşamı şirinleri izleyip şirinleri izleyip yatacağım demek gibi. piknikte babama saatlerce şirinleri aratıp bulamayınca 'ben iyi bir çocuk değil miyim?' diye aglamaya baslamisim. Babam 'şirinler bu ormanlarda yaşamiyor' diye kandırmış beni. Ayrıca belirli bir yasa kadar da şirinlerin evi diye mantar yemeğimi hatırlıyorum.
Böyle bir şirinler aşkı vardı bende.
Şirinler ile ilgili çeşit çeşit çocukluk hikayelerim de vardır; evlendiğim günün akşamı şirinleri izleyip şirinleri izleyip yatacağım demek gibi. piknikte babama saatlerce şirinleri aratıp bulamayınca 'ben iyi bir çocuk değil miyim?' diye aglamaya baslamisim. Babam 'şirinler bu ormanlarda yaşamiyor' diye kandırmış beni. Ayrıca belirli bir yasa kadar da şirinlerin evi diye mantar yemeğimi hatırlıyorum.
Böyle bir şirinler aşkı vardı bende.
0
life with louie
mad jack the pirate
voltran
ghost busters
heman
xmen
maske
şirinler
mad jack the pirate
voltran
ghost busters
heman
xmen
maske
şirinler
0
fox kids ve jetixtekilerin hemen hepsi. onlardan öncede kanal dedekiler.
0
pazar sabahları voltran, okul sonrası he-man, bir de clementine vardı huzursuz ederdi.
0
Looney tunes. Bugs bunny'yi o kadar sevemezdim ama diger karakterlerine bayilirdim.
Bir de Maske'nin yeri ayri tabii:) MUthis karakterdi:D Kilodu kafaya gecirme hareketi bende aliskanlik yapmisti, kapsonlu giyenlerin kapsonunu cat diye kafasina gecirmekten kendimi alamiyorum. Yasim 29, hala yapiyorum:D
Bir de Maske'nin yeri ayri tabii:) MUthis karakterdi:D Kilodu kafaya gecirme hareketi bende aliskanlik yapmisti, kapsonlu giyenlerin kapsonunu cat diye kafasina gecirmekten kendimi alamiyorum. Yasim 29, hala yapiyorum:D
0
en sevdiğim şirinler'di. onun arkasından da snoopy, simpsonlar, red kit ve heidi gelir.
ek: varyemez amca ve rocko'nun modern yaşamı (gerçi bunu 11-13 yaş arası falan izlerdim, geç çocukluğa denk düşüyor yani) da vardı.
ek: varyemez amca ve rocko'nun modern yaşamı (gerçi bunu 11-13 yaş arası falan izlerdim, geç çocukluğa denk düşüyor yani) da vardı.
0
Esteban, Sirinler, Varyemez Amca, Tsubasa, Genki, Clementine, Voltran. Kucuklugumde Trt1den baska kanal olmadigindan ne yayinlansa gozlerimizi dort acip izlerdik.
0
valla çok vardı yaaaa <3 hala da düzenli olarak çizgi film izliyorum -tabi artık animedir, familiy guy'dır, southpark'tır falan seyrediyorum ama olsun :D -
looney toons'un tiny toons diye bir versiyonu vardı, ana karakterlerin çocuk versiyonları vardı, mesela erkek çocuk tavşan -ne demekse- maviydi, kız olanı pembe gibi :D onu severdim.
sihirli kurdele'ye bayılırdım, hatta daha geçenlerde tekrar bitirdim :D ara ara izlerim hala :3
sailor moon, wedding peach gibi mahou shoujo - magical girl animelerini severdim, hala da severim :D sailor moon galp
bir de mavi suyun sırrı vardı trt'de, hatta disney sonra buna benzer bir çizgi film de yaptı, onu severdim çok.
bir de luff-a-lympics vardı aldkşadkadkasi onu çok severdim.
aa dragonball'u unuttum!! <3 XD
he-man ile she-ra'yı da severdim, ama aşırı değil.
şeker kız candy'e ba-yı-lır-dım! terry grandchester <3 zaten kızların efendi adam yerine piç tercih etmesi hep bu pezevenk yüzünden XD
şirinler'i hala çok ama çok severim, oyuncaklarını biriktiriyorum :3 hatta ufak birşey: bir yüksek lisans+doktora dersine, hoca her derste sabahleyin kinder sürpriz yumurta getirirdi, biz de bilmemkaçyaşındaki eşşek kadar "çocuklar" hepsini biriktiriyorduk -bu dediğim 3-4 sene önce falan oluyor- hepimiz asistandık, hepimizin odası ağzına kadar kinder'den çıkan şirinler oyuncakları ile kaplanmıştı XD
aa varyemez amcayı da çoook severdim! ve dark-wing duck! yeah! darkwing duck'a bayılırdım, çok seksiydi bence XD
tom ve jerry demiş miydim? :D
bi de slam dunk ile tsubasa'yı da severdim ama asla sportif bir insan olmadığım için daha çok arkadaşlık duygusu yüzünden severdim sanırım :/
disney çizgi filmlerinin hepsini de severdim, hatta trt'de bir seri halinde hatırlamışlardı diye hatırlıyorum, babam hepsini kasede kaydetmişti, oturup seyrederdik ailecek.
bir de uçan kaz nils ile çanta kafa-testerella ikilisini severmişim daha da küçükken ama ben hatırlamıyorum, annemle babam anlatıyor :D
ha bir dee!! MAGIC KNIGHT RAYEARTH! sihirli şövalyeler! bu da magical girl cinsinden, ama clamp evreni çok başkadır ve manyaktır, o yüzden ayrı bir yeri vardır bende :)
ha bir de şunlar var: maske -aşıktım XD- , tazmanya canavarı -evet looney tunes ama ayrı belirtmek istedim, çünkü aşıktım-, kaptan mağara adamı -aşıktım-, çakmaktaşlar, jetgiller -zamanda nasıl gidip geldim belli değil XD hannah barbara'nın hangi çizgi filmi varsa artık XD - BEVERLY HİLLS GENÇLERİ!!! BİANCA <3 ALDSJKİDKAİ kötüyüm kabul XD bi de çok küçük olmasam da, nickelodeon'daki çizgi filmlerin çoğu: rocko's modern life, kablam, hey arnold!, rugrats, ahhh' real monsters, catdog vs vs
en sevdiğimi sormuşsun ama ben hepsini de en çok sevdim *hüzünlü kemanlı müzik girer* :,)
looney toons'un tiny toons diye bir versiyonu vardı, ana karakterlerin çocuk versiyonları vardı, mesela erkek çocuk tavşan -ne demekse- maviydi, kız olanı pembe gibi :D onu severdim.
sihirli kurdele'ye bayılırdım, hatta daha geçenlerde tekrar bitirdim :D ara ara izlerim hala :3
sailor moon, wedding peach gibi mahou shoujo - magical girl animelerini severdim, hala da severim :D sailor moon galp
bir de mavi suyun sırrı vardı trt'de, hatta disney sonra buna benzer bir çizgi film de yaptı, onu severdim çok.
bir de luff-a-lympics vardı aldkşadkadkasi onu çok severdim.
aa dragonball'u unuttum!! <3 XD
he-man ile she-ra'yı da severdim, ama aşırı değil.
şeker kız candy'e ba-yı-lır-dım! terry grandchester <3 zaten kızların efendi adam yerine piç tercih etmesi hep bu pezevenk yüzünden XD
şirinler'i hala çok ama çok severim, oyuncaklarını biriktiriyorum :3 hatta ufak birşey: bir yüksek lisans+doktora dersine, hoca her derste sabahleyin kinder sürpriz yumurta getirirdi, biz de bilmemkaçyaşındaki eşşek kadar "çocuklar" hepsini biriktiriyorduk -bu dediğim 3-4 sene önce falan oluyor- hepimiz asistandık, hepimizin odası ağzına kadar kinder'den çıkan şirinler oyuncakları ile kaplanmıştı XD
aa varyemez amcayı da çoook severdim! ve dark-wing duck! yeah! darkwing duck'a bayılırdım, çok seksiydi bence XD
tom ve jerry demiş miydim? :D
bi de slam dunk ile tsubasa'yı da severdim ama asla sportif bir insan olmadığım için daha çok arkadaşlık duygusu yüzünden severdim sanırım :/
disney çizgi filmlerinin hepsini de severdim, hatta trt'de bir seri halinde hatırlamışlardı diye hatırlıyorum, babam hepsini kasede kaydetmişti, oturup seyrederdik ailecek.
bir de uçan kaz nils ile çanta kafa-testerella ikilisini severmişim daha da küçükken ama ben hatırlamıyorum, annemle babam anlatıyor :D
ha bir dee!! MAGIC KNIGHT RAYEARTH! sihirli şövalyeler! bu da magical girl cinsinden, ama clamp evreni çok başkadır ve manyaktır, o yüzden ayrı bir yeri vardır bende :)
ha bir de şunlar var: maske -aşıktım XD- , tazmanya canavarı -evet looney tunes ama ayrı belirtmek istedim, çünkü aşıktım-, kaptan mağara adamı -aşıktım-, çakmaktaşlar, jetgiller -zamanda nasıl gidip geldim belli değil XD hannah barbara'nın hangi çizgi filmi varsa artık XD - BEVERLY HİLLS GENÇLERİ!!! BİANCA <3 ALDSJKİDKAİ kötüyüm kabul XD bi de çok küçük olmasam da, nickelodeon'daki çizgi filmlerin çoğu: rocko's modern life, kablam, hey arnold!, rugrats, ahhh' real monsters, catdog vs vs
en sevdiğimi sormuşsun ama ben hepsini de en çok sevdim *hüzünlü kemanlı müzik girer* :,)
0
Digimon harikaydı. Sonrasında beyblade, pokemon, megaman, shaman king, yugioh. Hepsi de güzeldi.
0
şirinler, tom ve jerry, çizgifilmden sayılırsa eğer teletabiler, pokemon, sailor moon,
life with louie, 402 no'lu sınıf, çılgın korsan jack, örümcek adam, süper kene,
sünger bob, the wild thornberries, rugrats, danny phantom.. çok var daha :D
life with louie, 402 no'lu sınıf, çılgın korsan jack, örümcek adam, süper kene,
sünger bob, the wild thornberries, rugrats, danny phantom.. çok var daha :D
0
tabudeviren
dosya temizliği yapacağım. CTRL tuşuna bir süreliğine delete tuşu atayabilir miyim? yapabiliyorsam nasıl?
dosya temizliği yapacağım. CTRL tuşuna bir süreliğine delete tuşu atayabilir miyim? yapabiliyorsam nasıl?
0
mobilemob
hangi kullanim dogru?ekleri cozumleyecek olursak;"kimle" cok acik sekilde sadece "kim ile" den ibaret iken, "kiminle" deki "-in" nedir?
hangi kullanim dogru?
ekleri cozumleyecek olursak;
"kimle" cok acik sekilde sadece "kim ile" den ibaret iken, "kiminle" deki "-in" nedir?
ekleri cozumleyecek olursak;
"kimle" cok acik sekilde sadece "kim ile" den ibaret iken, "kiminle" deki "-in" nedir?
0
tdk'ya göre "senle", "benle" kullanımı yanlış. doğrusu "benimle", "seninle". şimdi bu mantıkla bakarsal "kiminle" doğru olanı gibi duruyor.
"-in" ekininin işlevini bilmiyorum.
"-in" ekininin işlevini bilmiyorum.
0
Türkçede bazı ağızlarda/şivelerde n harfi kaynaştırma olarak kullanılıyor. Balıkesirlilerde var mesela. Diyor ki "onu öyle yapmasınla birlikte şu şöyle oldu" gibi. Kiminle'deki n harfi de arada kaynaştırma olabilir bu mantıkla.
0
n "kaynastirma harfi" degil. Oyle olmasi icin "seni"nin basli basina anlamli kullanimi olmasi gerekir. Ancak bu kullanim saniyorum 15. yüzyildan itibaren gorulmuyor yazili metinlerde. "Bana seni gerek seni" de mesela var. Orada da, "sadece sen" anlaminda -i eki kullanilmis.
Kimle kullanimi, evet yanlis. "sen-in-le" sen:isim kok, -in:ilgi eki, -le: ile kelimesinin eklesmis hali
Kimle kullanimi, evet yanlis. "sen-in-le" sen:isim kok, -in:ilgi eki, -le: ile kelimesinin eklesmis hali
0
gmzo
bugün ülkenin önde gelen üniversitelerinden birinde araştırma görevlisi olan bir kadın arkadaştan bunu duydum. kocasının kendinden önce eve geldiği zamanlar oluyormuş, o günler kendisini kötü hissediyormuş. kendi çevremde o kadar uzun zamandır böyle bir açıklama duymadım ve beklemiyordum ki, nutkum
bugün ülkenin önde gelen üniversitelerinden birinde araştırma görevlisi olan bir kadın arkadaştan bunu duydum. kocasının kendinden önce eve geldiği zamanlar oluyormuş, o günler kendisini kötü hissediyormuş. kendi çevremde o kadar uzun zamandır böyle bir açıklama duymadım ve beklemiyordum ki, nutkum tutuldu. bunu bir de dünyanın en doğal olayıymış gibi savundu.
burada var mı böyle düşünenler ya da ne düşünüyorsunuz konuyla ilgili, merak ettim. tam tersi fikirleri benimsemiş birisi olarak kendimi bir hayli garip hissettirdi çünkü.
buyrun sohbete.
burada var mı böyle düşünenler ya da ne düşünüyorsunuz konuyla ilgili, merak ettim. tam tersi fikirleri benimsemiş birisi olarak kendimi bir hayli garip hissettirdi çünkü.
buyrun sohbete.
0
Ben neden bunu söylediğini ve neyi savunduğunu anlamadım gerçekten. Neden kadın kocasından önce eve gelmeliymiş :s ?
0
Şaşırmadım. Bu tarz düşünen çok fazla kadın ve erkek var. Gerçi bu lafı bi erkek söyleseydi nasıl linç yerdi düşün? Böyle kadınlar için üzülmüyorum bunların karnından sıpa sırtından sopa eksik etmeyeceksin.
Araştırma görevliliği falan hikaye. Kaç tane bilim insanı niteliğinde akademisyenimiz çıkıyor ki artık. Çoğu memur gibi olmuş akademide. Bu kadın da memur zihniyetliymiş, bir bilim insanı gibi düşünmesini bekleyemezsin. Gitsin kocişine yemek hazırlasın
Araştırma görevliliği falan hikaye. Kaç tane bilim insanı niteliğinde akademisyenimiz çıkıyor ki artık. Çoğu memur gibi olmuş akademide. Bu kadın da memur zihniyetliymiş, bir bilim insanı gibi düşünmesini bekleyemezsin. Gitsin kocişine yemek hazırlasın
0
@gmzo o kadar saçma ki aklıma bile gelmedi..Şimdi burdan türkiyede akademideki insanların haline mi yanayım..kadının dar görüşlülüğüne mi yanayım..nerden tutarsan...
0
Maalesef kafasındaki ataerkil düşüncelerden kurtulamamış bir kişinin beyanı. Ne zaman kadın-erkek eşit olduğumuzu anlayacağız acaba?
0
Eve duzene koymak niye sadece onun goreviymis? Anahtar diye bir sey icat oldu ondan esi de edinirse kapida karsilama geregi kalmaz.
Kusura bakmayin girisim sert oldu biraz ama sinir oluyorum boyle seylere ya.
Kusura bakmayin girisim sert oldu biraz ama sinir oluyorum boyle seylere ya.
0
çalışmayan bir kadın için olsa ben de aynısını düşünürüm. adam çalışmıştır, epey yorgundur. evine gelince eşini, onun sıcak karşılaşıyışını görmek, stresinden sıyrılıp yuvasına geldiğini hissetmek ister bence. ama kadın çalışıyorsa böyle bir şeyi dile getirmek anlamsız tabii.
0
araştırma görevliliği falan hikaye +1 çalıştığım/okuduğum yerde herkes en az doktora öğrencisi, aynı mantıklar, ay çocuğumlar, vay kocişimler
0
@limoncello hakikaten de memur yakıştırması doğru sanıyorum. aynı bilim dalındayız, ben yeni başladım. "çok zorlanmazsın zaten, yılların deneyimiyle birlikte oturmuş bi sistem var ders vermeyle ilgili, sana da o sistemi öğrenmek kalıyor sadece." dedi bir ara. yani araştırmak, düşünmek, eğitime bir şey eklemek yok. üzüldüm açıkçası.
@vegas bu yüzden kendimi garip hissettirdi sanırım. ben de evleniyorum birkaç aya ve bu muhabbetin açılması üzerine kurdu çünkü bu cümleyi. öyle de tatlı bir dille söylüyor ki, kendimi toplumun yüz karası gibi hissettirdi ki senelerdir böyle söylemlere sert bir dil ve tavırlara karşı çıkıyorum aslında.
@vegas bu yüzden kendimi garip hissettirdi sanırım. ben de evleniyorum birkaç aya ve bu muhabbetin açılması üzerine kurdu çünkü bu cümleyi. öyle de tatlı bir dille söylüyor ki, kendimi toplumun yüz karası gibi hissettirdi ki senelerdir böyle söylemlere sert bir dil ve tavırlara karşı çıkıyorum aslında.
0
Akademisyen yalnizca kendi konusunda biraz bilgiye sahip o kadar. Zeka gostermesini beklemiyoruz.
0
şimdi tabii ki insanlar istediği şekilde yaşayabilir, muhafazakar ya da modern. kocasından önce de gelebilir, sonra da. kocasının ayağını da yıkayabilir, hatta suyunu da içebilir. nitekim bunlar kişisel tercihlerdir, başkasını ilgilendirmez, kimse de yaşam tarzı ve özel hayatındaki kişisel tercihler için yargılanamaz.
ama olay 'kadın dediğin.....', 'erkek dediğin ....' tarzı genellemelere giriyorsa ve makbul kadının nasıl olması gerektiği tanımı yapılıp kocasından sonra eve gelen/gelmek zorunda olan kadınlar ocakdışı bırakılıyorsa bu zihniyet eleştirilir, memur zihniyeti demek de az kalır hatta. burda anladığım kadarıyla bu kişisel bir tercih olarak değil, olması gereken olarak görülmüş.
ayrıca eğitim cehaleti alır+1 bizde nedense eğitim yoluyla zihniyeti değişen çok çok az insan var. şu da önemli akademisyen denen kişi kimdir? lisedeki öğretmenin üniversitede ders anlatanı mı? akademisyen olan kişi kendi alanı dışında çok bilmese de açık fikirli, araştıran, dogmatik, geleneksel yargılara değil de evrensele ve bilime önem veren insandır bence. o yüzden muhafazakar zihniyetli bir bilim insanı olmasını düşünemiyorum. ama muhafazakar bir çok akademisyen varsa onlar da bence memur zihniyetlidir.
ama olay 'kadın dediğin.....', 'erkek dediğin ....' tarzı genellemelere giriyorsa ve makbul kadının nasıl olması gerektiği tanımı yapılıp kocasından sonra eve gelen/gelmek zorunda olan kadınlar ocakdışı bırakılıyorsa bu zihniyet eleştirilir, memur zihniyeti demek de az kalır hatta. burda anladığım kadarıyla bu kişisel bir tercih olarak değil, olması gereken olarak görülmüş.
ayrıca eğitim cehaleti alır+1 bizde nedense eğitim yoluyla zihniyeti değişen çok çok az insan var. şu da önemli akademisyen denen kişi kimdir? lisedeki öğretmenin üniversitede ders anlatanı mı? akademisyen olan kişi kendi alanı dışında çok bilmese de açık fikirli, araştıran, dogmatik, geleneksel yargılara değil de evrensele ve bilime önem veren insandır bence. o yüzden muhafazakar zihniyetli bir bilim insanı olmasını düşünemiyorum. ama muhafazakar bir çok akademisyen varsa onlar da bence memur zihniyetlidir.
0
yukarıda yazanları pek okumadım, kim ne demiş bilmiyorum, ama muhtemelen linç edileceğim.
kadınım ve ben de öyle düşünüyorum.
çalışıyorsa falan, ayrı tabii.
ama ben de evlenirsem, kocam gelmeden yemek falan yapıp, beklemek isterim.
aile düzeni önemli bir şey.
şirkette ceo da olsam, evde yemeğimi kendim yapmak isterim mesela.
benim de ailemde hep öyle oldu.
evde yardımcı bile olsa, yemekleri hep kadınlar yaptı.
ki hani aşırı geleneksel olmayan, tipik İstanbul ailesine sahibim.
benim annem falan da hep gittiğimiz yerden kalkardı eve üvey babamdan önce gitsin, yemek yapsın diye.
bunda kadın haklarına aykırı bir şey göremiyorum.
kadın erkek ilişkisinde bazı şeyler muhafaza edilmeli ve belirli seviyelerdeki düzen korunmalı.
yoksa o evlilik düzeni olmadığında ilişki rayından çıkabiliyor.
sen o gün çok çalışacaksındır, adam yemek yapar, sana sürpriz olur falan, onlar ufak tefek hoşluklar, tamam.
ya da yemek yapamazsın, yorgunsundur dışarıdan bir şey istersin, yemeğe çıkarsın falan filan.
ama genel olarak evin düzeni ve aile hayatı, üstelik bir de çoluğa çocuğa karışma meselesi de varsa, bence çok önemli.
sevdiğim adamı kapıda karşılamak, önüne iki tabak yemek koymak beni de mutlu eden bir şey olur sonuçta.
bunu yapamadığında da insanın huzursuz olması normal.
evcimen olmanın kötü olduğunu düşünmüyorum.
ne benim kadın haklarımı ihlal ettiğini, ne de karşımdaki adamı sığıra dönüştürdüğünü düşünüyorum.
evin dışındayken herkes kendi işinde istediğini yapar, isterse kadın şirkettekileri asar keser, ama evde kadın kadın, erkek de erkek olmalı.
"bunu yapınca mı kadın olunuyor?" e, yani.
despot bir düzenden bahsetmiyorum, ama rollerin değişmemesi lazım.
bir de, dediğim gibi yani ben kadın olarak zevk/haz alıyorum bu tip şeylerden zaten.
incilerim dökülmez adamı kapıda karşıladım diye.
kadınım ve ben de öyle düşünüyorum.
çalışıyorsa falan, ayrı tabii.
ama ben de evlenirsem, kocam gelmeden yemek falan yapıp, beklemek isterim.
aile düzeni önemli bir şey.
şirkette ceo da olsam, evde yemeğimi kendim yapmak isterim mesela.
benim de ailemde hep öyle oldu.
evde yardımcı bile olsa, yemekleri hep kadınlar yaptı.
ki hani aşırı geleneksel olmayan, tipik İstanbul ailesine sahibim.
benim annem falan da hep gittiğimiz yerden kalkardı eve üvey babamdan önce gitsin, yemek yapsın diye.
bunda kadın haklarına aykırı bir şey göremiyorum.
kadın erkek ilişkisinde bazı şeyler muhafaza edilmeli ve belirli seviyelerdeki düzen korunmalı.
yoksa o evlilik düzeni olmadığında ilişki rayından çıkabiliyor.
sen o gün çok çalışacaksındır, adam yemek yapar, sana sürpriz olur falan, onlar ufak tefek hoşluklar, tamam.
ya da yemek yapamazsın, yorgunsundur dışarıdan bir şey istersin, yemeğe çıkarsın falan filan.
ama genel olarak evin düzeni ve aile hayatı, üstelik bir de çoluğa çocuğa karışma meselesi de varsa, bence çok önemli.
sevdiğim adamı kapıda karşılamak, önüne iki tabak yemek koymak beni de mutlu eden bir şey olur sonuçta.
bunu yapamadığında da insanın huzursuz olması normal.
evcimen olmanın kötü olduğunu düşünmüyorum.
ne benim kadın haklarımı ihlal ettiğini, ne de karşımdaki adamı sığıra dönüştürdüğünü düşünüyorum.
evin dışındayken herkes kendi işinde istediğini yapar, isterse kadın şirkettekileri asar keser, ama evde kadın kadın, erkek de erkek olmalı.
"bunu yapınca mı kadın olunuyor?" e, yani.
despot bir düzenden bahsetmiyorum, ama rollerin değişmemesi lazım.
bir de, dediğim gibi yani ben kadın olarak zevk/haz alıyorum bu tip şeylerden zaten.
incilerim dökülmez adamı kapıda karşıladım diye.
0
ben bu soruya patriarka/feminizm tartışmasından bağımsız olarak cevap vereceğim. çünkü sorunun bağlamı gerçekten de bu tartışmadan bağımsız.
öncelikle insanların kendi hayatlarıyla ilgili verdikleri her karar, eğitim seviyelerine bakılarak yargılanamaz. bir yanda prof. bir kadın çocuk büyütmek için işini gücünü bırakabilir, bir yanda da ilkokul mezunu bir çift tamamen toplum tabularını kabullenmeksizin yaşayabilir. eğitim yaşam tercihlerinde bir etken olsa da ''tek etken'' değildir.
ikinci olarak kendi hayatınızla ilgili tercihlerinizi ''modernitenin gereği'' olarak görürseniz, bu hayatı başkalarına da dayatma ya da onları küçümseme yanılgısına düşersiniz. kant 20. yy felsefesinin temellerini kurmasına rağmen köyünden dışarı çıkmayan bir adamdı. sadece bu yönünden yola çıkıp kant'ı yobaz ilan edebilir misiniz?
özellikle duygusal ilişkiler ve aile kurmak gibi konularda (her ne kadar insanlığa dair güncel bilgi ve birikimden yararlanmak gerekse de) insanlar bilimsel yöntemleri değil kendi ailelerine ve çocukluklarına dair bilinçdışı pattern'leri takip ederler. kimse okuyarak çocukluk tramvalarının üstesinden gelemez.
siz hiç ''bilimsel'' bir şekilde aşık olan bir bilim adamı gördünüz mü? göremezsiniz çünkü duygular bilişsel değildir.
bu tarz bakış açılarında patriarkanın hiç etkisi yoktur demiyorum. tam tersine çok etkisi vardır, fakat bu etki düşündüğünüz kadar korkunç bir şey de olmayabilir.
modern toplum yapısı ve kadının özgürleşmesi konuları da gece yarısı mesaileri ve göçmen bakıcılar tarafından büyütülen çocuklar demek değildir. bu kavramların özümsenmesine daha baya zaman var bana göre.
(bu son kısım soruyla biraz ilgisiz oldu. kendi tramvalarını ailesi üzerinden tatmin etmeye çalışıp kendi ailesini tramvatize eden ve bunu feminizm olarak gören algı - ki sizde bu var demiyorum- beni sinir ediyor da ona serzenmişim aslında biraz.
bak bu tam mansplaining oldu işte :)
öncelikle insanların kendi hayatlarıyla ilgili verdikleri her karar, eğitim seviyelerine bakılarak yargılanamaz. bir yanda prof. bir kadın çocuk büyütmek için işini gücünü bırakabilir, bir yanda da ilkokul mezunu bir çift tamamen toplum tabularını kabullenmeksizin yaşayabilir. eğitim yaşam tercihlerinde bir etken olsa da ''tek etken'' değildir.
ikinci olarak kendi hayatınızla ilgili tercihlerinizi ''modernitenin gereği'' olarak görürseniz, bu hayatı başkalarına da dayatma ya da onları küçümseme yanılgısına düşersiniz. kant 20. yy felsefesinin temellerini kurmasına rağmen köyünden dışarı çıkmayan bir adamdı. sadece bu yönünden yola çıkıp kant'ı yobaz ilan edebilir misiniz?
özellikle duygusal ilişkiler ve aile kurmak gibi konularda (her ne kadar insanlığa dair güncel bilgi ve birikimden yararlanmak gerekse de) insanlar bilimsel yöntemleri değil kendi ailelerine ve çocukluklarına dair bilinçdışı pattern'leri takip ederler. kimse okuyarak çocukluk tramvalarının üstesinden gelemez.
siz hiç ''bilimsel'' bir şekilde aşık olan bir bilim adamı gördünüz mü? göremezsiniz çünkü duygular bilişsel değildir.
bu tarz bakış açılarında patriarkanın hiç etkisi yoktur demiyorum. tam tersine çok etkisi vardır, fakat bu etki düşündüğünüz kadar korkunç bir şey de olmayabilir.
modern toplum yapısı ve kadının özgürleşmesi konuları da gece yarısı mesaileri ve göçmen bakıcılar tarafından büyütülen çocuklar demek değildir. bu kavramların özümsenmesine daha baya zaman var bana göre.
(bu son kısım soruyla biraz ilgisiz oldu. kendi tramvalarını ailesi üzerinden tatmin etmeye çalışıp kendi ailesini tramvatize eden ve bunu feminizm olarak gören algı - ki sizde bu var demiyorum- beni sinir ediyor da ona serzenmişim aslında biraz.
bak bu tam mansplaining oldu işte :)
0
sunumsuz yakalanmak istemeyenler sadece ev hanımları olmuyor işte ne yazık ki... slfjsl istemsizce güldüm çok komik ya :D
0
ulkenin onde gelen universitesi ne ki, oradaki arastirma gorevlisi ne olsun...
millet dusune dusune yasamiyor ki...
benim anneme de oyle dedikleri olurdu, o da babam da sallamazlardi - ki, babam gayet agir bir adamdir. hala hastasiyim.
millet dusune dusune yasamiyor ki...
benim anneme de oyle dedikleri olurdu, o da babam da sallamazlardi - ki, babam gayet agir bir adamdir. hala hastasiyim.
0
sanırım genel bir fikrimi yazacağım ben de, cevaplar için teşekkürler.
öncelikle akademide bulunduğunu belirtmemin sebebi (türkiye'de akademinin durumundan bağımsız olarak), üniversitelerin her şeyden önce eleştirel ve özgür düşüncenin geliştirildiği ve öğrencilere aşılandığı yerler olması gerekliliği. dolayısıyla bu ortamda bulununan bir kadının toplumun biçtiği rolleri bu denli kabullenip, üzerine aksini kesinlikle kabul etmeyişiydi beni asıl şaşırtan. kısa konuşması aşağı yukarı şöyleydi: "eşim benden önce evde olduğu zamanlarda kendimi çok kötü hissediyorum, bence kadın kesinlikle kocasından önce evde olmalı. hocalar anlatırlar bölümde bazen (artık aramızda olmayan, bölümün eski hocaları olan bir çiftten bahsediyor), ali hoca ayşe hocayı erken gönderirmiş eve. saat 4 buçuk olunca 'hadi sen git artık' dermiş ki kendisinden önce evde olsun. kadın önce evde olsun ki kocası geldiğinde kapıyı açıp, karşılasın." bu noktada ben müdahale ettim, sert bir cevap da vermek istemeyerek "onların zamanında belki normal karşılanıyor olabilir ama bence öyle bir şey kalmadı." buna da cevabı "yok yok, bence hala kesinlikle kadın önce eve gitmeli."
bunun kendi yaşamımı modernitenin gereği olarak kabul edip, başkalarını küçümsemekle alakası yok. dilerse ve ekonomik durumları el veriyorsa kadın (veya erkek!) çalışmamayı tercih edebilir. hadi diyelim kendi ilişkisinde de birtakım rolleri üstlenmeyi, kocasından önce eve gitmeyi isteyebilir. ancak bunu çalışma ortamında dillendirip, hele ki aynı pozisyonda çalışan iki insanı örnek göstererek birinin diğerini eve önden göndermesini normal ve doğru karşılamak, kadını toplumdaki yerinde kendi söylemleriyle bir adım geriye itmektir. üzgünüm ama üniversitede öğrencilerle içli dışlı olan birinin bu söylemleri savunuyor ve aksini kesinlikle reddetmesi benim için kabul edilebilir bir şey değil.
yani çalışmayıp evinle ve çocuklarınla ilgilenmeyi tercih etmek farklı bir şey, çalışıp kadının eve daha erken gitmesini savunmak çok farklı bir şey.
öncelikle akademide bulunduğunu belirtmemin sebebi (türkiye'de akademinin durumundan bağımsız olarak), üniversitelerin her şeyden önce eleştirel ve özgür düşüncenin geliştirildiği ve öğrencilere aşılandığı yerler olması gerekliliği. dolayısıyla bu ortamda bulununan bir kadının toplumun biçtiği rolleri bu denli kabullenip, üzerine aksini kesinlikle kabul etmeyişiydi beni asıl şaşırtan. kısa konuşması aşağı yukarı şöyleydi: "eşim benden önce evde olduğu zamanlarda kendimi çok kötü hissediyorum, bence kadın kesinlikle kocasından önce evde olmalı. hocalar anlatırlar bölümde bazen (artık aramızda olmayan, bölümün eski hocaları olan bir çiftten bahsediyor), ali hoca ayşe hocayı erken gönderirmiş eve. saat 4 buçuk olunca 'hadi sen git artık' dermiş ki kendisinden önce evde olsun. kadın önce evde olsun ki kocası geldiğinde kapıyı açıp, karşılasın." bu noktada ben müdahale ettim, sert bir cevap da vermek istemeyerek "onların zamanında belki normal karşılanıyor olabilir ama bence öyle bir şey kalmadı." buna da cevabı "yok yok, bence hala kesinlikle kadın önce eve gitmeli."
bunun kendi yaşamımı modernitenin gereği olarak kabul edip, başkalarını küçümsemekle alakası yok. dilerse ve ekonomik durumları el veriyorsa kadın (veya erkek!) çalışmamayı tercih edebilir. hadi diyelim kendi ilişkisinde de birtakım rolleri üstlenmeyi, kocasından önce eve gitmeyi isteyebilir. ancak bunu çalışma ortamında dillendirip, hele ki aynı pozisyonda çalışan iki insanı örnek göstererek birinin diğerini eve önden göndermesini normal ve doğru karşılamak, kadını toplumdaki yerinde kendi söylemleriyle bir adım geriye itmektir. üzgünüm ama üniversitede öğrencilerle içli dışlı olan birinin bu söylemleri savunuyor ve aksini kesinlikle reddetmesi benim için kabul edilebilir bir şey değil.
yani çalışmayıp evinle ve çocuklarınla ilgilenmeyi tercih etmek farklı bir şey, çalışıp kadının eve daha erken gitmesini savunmak çok farklı bir şey.
0
yere dusup kirilan sarap kadehi + 1
krem peynir + 1
gmzo + 1
'Kocamdan önce evde olmak istiyorum' ile 'Kadın kocasından önce evde olmalı' arasında dağlar var gibi geliyor bana. Dişi kuşun yuvayı yapması değil, 'Yuvayı yapanın dişi kuş olmaması çok yanlış, dişi kuş olmalı' diye tutturulması rahatsız ediyor. 'Erkek dediğin ...', 'Kadın dediğin ...'lere katılmıyprum. Her evin kendi düzeni var, bir taraf ezilmedikçe ve hayat müşterek oldukça sıkıntı yok. Halamın eşi erken emekli olmuştu ve halam 60 küsur yaşına kadar çalıştı; evlilikleri de mutlu bir evlilikti. Eniştem halam geldiğinde çayını karıştırıp verirdi. Başka bir mutlu evlilik de teyzeminkiydi; onda da teyzem erken emekli oldu ve eve o baktı. Herkesin kendi mutlu olduğu dinamik neyse odur. Bu kişinin de içinin sıkılması olabilir, 'Niye için sıkılıyor' diyemem, kendi nasıl mutlu oluyorsa öyle mutludur ama "Yok yok, bence hala kesinlikle kadın önce eve gitmeli" empozesine saygı duymuyorum.
krem peynir + 1
gmzo + 1
'Kocamdan önce evde olmak istiyorum' ile 'Kadın kocasından önce evde olmalı' arasında dağlar var gibi geliyor bana. Dişi kuşun yuvayı yapması değil, 'Yuvayı yapanın dişi kuş olmaması çok yanlış, dişi kuş olmalı' diye tutturulması rahatsız ediyor. 'Erkek dediğin ...', 'Kadın dediğin ...'lere katılmıyprum. Her evin kendi düzeni var, bir taraf ezilmedikçe ve hayat müşterek oldukça sıkıntı yok. Halamın eşi erken emekli olmuştu ve halam 60 küsur yaşına kadar çalıştı; evlilikleri de mutlu bir evlilikti. Eniştem halam geldiğinde çayını karıştırıp verirdi. Başka bir mutlu evlilik de teyzeminkiydi; onda da teyzem erken emekli oldu ve eve o baktı. Herkesin kendi mutlu olduğu dinamik neyse odur. Bu kişinin de içinin sıkılması olabilir, 'Niye için sıkılıyor' diyemem, kendi nasıl mutlu oluyorsa öyle mutludur ama "Yok yok, bence hala kesinlikle kadın önce eve gitmeli" empozesine saygı duymuyorum.
0
''üzgünüm ama üniversitede öğrencilerle içli dışlı olan birinin bu söylemleri savunuyor ve aksini kesinlikle reddetmesi benim için kabul edilebilir bir şey değil.''
siz kabul etmeyin o zaman :) muhtemelen sizin kabul edip etmemenizin de bahsettiğiniz kadın için hiçbir önemi yoktur. ayrıca akademide olan, öğrencilerle içli dışlı olan birisi toplumsal cinsiyet rolleri konusunda sizden farklı düşünebilir, düşündüklerini çalışma ortamında özgürce dile getirebilir (sen ne kadar özgürsen o da o kadar özgür kısaca)
ha gidip derste öğrencilerine bunları anlatıyorsa, diğer insanları yargılayıp rahatsız ediyorsa, herhangi bir şekilde mobbing yapıyorsa filan yorumum değişir tabii ki. böyle durumlar yoksa hazmetmek veya kabullenememeye devam etmek dışında bir seçeneğiniz yok gibi duruyor.
edit: ben kadının kocasından önce eve gelmesi gerektiğini filan düşünmüyorum elbette. ama böyle düşünen birinin böyle yaşamaya hakkı var. böyle düşündüğünü söyleme hakkı da var. aynı şekilde düşünmeyen birine de ya he deyip geçmek ya da ilgili insana karşı kendi argümanlarıyla kendi düşüncesini savunmak düşer.
kimse kimin hangi konuda ne kadar görüş bildirebileceğini belirleyemez. böyle şeylere kalkışmak bence de en hafif tabirle ayıp ve aslında hadsizlik :)
siz kabul etmeyin o zaman :) muhtemelen sizin kabul edip etmemenizin de bahsettiğiniz kadın için hiçbir önemi yoktur. ayrıca akademide olan, öğrencilerle içli dışlı olan birisi toplumsal cinsiyet rolleri konusunda sizden farklı düşünebilir, düşündüklerini çalışma ortamında özgürce dile getirebilir (sen ne kadar özgürsen o da o kadar özgür kısaca)
ha gidip derste öğrencilerine bunları anlatıyorsa, diğer insanları yargılayıp rahatsız ediyorsa, herhangi bir şekilde mobbing yapıyorsa filan yorumum değişir tabii ki. böyle durumlar yoksa hazmetmek veya kabullenememeye devam etmek dışında bir seçeneğiniz yok gibi duruyor.
edit: ben kadının kocasından önce eve gelmesi gerektiğini filan düşünmüyorum elbette. ama böyle düşünen birinin böyle yaşamaya hakkı var. böyle düşündüğünü söyleme hakkı da var. aynı şekilde düşünmeyen birine de ya he deyip geçmek ya da ilgili insana karşı kendi argümanlarıyla kendi düşüncesini savunmak düşer.
kimse kimin hangi konuda ne kadar görüş bildirebileceğini belirleyemez. böyle şeylere kalkışmak bence de en hafif tabirle ayıp ve aslında hadsizlik :)
0
Zaten yolda gebermişim, iş yerinde bir sürü insanla uğraşmışım bir de eve gelince "çok açım!" diye sabırsızca bekleyen birini bulmak tüm sinirlerimi hoplatıyor. Biri başimda beklerken iş yapamıyorum. O yüzden kocamdan önce eve gitmeyi tercih ederim.
Niye yemek benim görevim oluyor da eve koşmak istiyorum? Annemden görüp koşullandım, adamın "o nerde bu nerde burası dağınık" diye kendi başına yapıyor gibi gözüküp 2 kat eforla iş yaptırmasından hoşlanmıyorum, adamın duygu sömürüsü moduna geçip "ah ah ne sofralar kuruluyordur sımdi orda burda" diye söylenmesinden nefret ediyorum.
Kociş ciciş oğluş/kızış muhabbeti akademide de, havalı plazalarda da oluyor. Kendileri kadar "süper kadın/süper hizmetli/süper anne" değilseniz yargılayıp, olmayan akıllarından verip, çeşitli şekillerde sizi ezip bastırmaya çalışıyorlar.
"He" deyip geçmek en iyisi, kendi görüsünüzü söyleseniz bile onlar bunu kutsal kişiliklerine saldırı olarak görüp agresifçe şirretliğe başlıyorlar. Gerek yok.
Niye yemek benim görevim oluyor da eve koşmak istiyorum? Annemden görüp koşullandım, adamın "o nerde bu nerde burası dağınık" diye kendi başına yapıyor gibi gözüküp 2 kat eforla iş yaptırmasından hoşlanmıyorum, adamın duygu sömürüsü moduna geçip "ah ah ne sofralar kuruluyordur sımdi orda burda" diye söylenmesinden nefret ediyorum.
Kociş ciciş oğluş/kızış muhabbeti akademide de, havalı plazalarda da oluyor. Kendileri kadar "süper kadın/süper hizmetli/süper anne" değilseniz yargılayıp, olmayan akıllarından verip, çeşitli şekillerde sizi ezip bastırmaya çalışıyorlar.
"He" deyip geçmek en iyisi, kendi görüsünüzü söyleseniz bile onlar bunu kutsal kişiliklerine saldırı olarak görüp agresifçe şirretliğe başlıyorlar. Gerek yok.
0
@aychovsky'ye katılıyorum, bunu tercih etmek ve gereklilik olarak görmek bambaşka şeyler.
e adam yumurtayı zor kırıyor, ona bıraksak aç kalıcaz, bu durumda ben de elbette eve erkenden gidip yemeğimi kendim yapmak isterim. ama bunu isteyen bir kadın; yorgun olduğunda ya da canı yemek yapmak istemediğinde "bugün de böyle olsun" diyemiyorsa ya da mesela evin diğer işlerini de kendi yapıyorsa bir dursun ve kadınlığını sorgulasın. sonra yevmiyesini alıp evine dönsün zira bildiğin hizmetçilik yapıyor bu şekilde.
hepsini geçtim; bunu kadın erkek rolüne bağlamak ve bu rollerin sabit olduğunu düşünmek benim için çirkin bir davranış ve şahsen kanımı donduruyor. bana bunu annem söylese "hadi ordan" derim, sevgilim söylese "keyfin bilir" der kapıyı gösteririm.
e o sabahın köründe gidiyorsa ben de gidiyorum? o çalışıyorsa ben de çalışıyorum, ben de para kazanıyorum? herkesin eli ayağı tutuyor? işleri paylaşmak yerine olayı neden "kadının rolü"ne getiriyoruz? sırf çocuk doğuruyoruz diye mi dağıtılıyor bu roller?
e adam yumurtayı zor kırıyor, ona bıraksak aç kalıcaz, bu durumda ben de elbette eve erkenden gidip yemeğimi kendim yapmak isterim. ama bunu isteyen bir kadın; yorgun olduğunda ya da canı yemek yapmak istemediğinde "bugün de böyle olsun" diyemiyorsa ya da mesela evin diğer işlerini de kendi yapıyorsa bir dursun ve kadınlığını sorgulasın. sonra yevmiyesini alıp evine dönsün zira bildiğin hizmetçilik yapıyor bu şekilde.
hepsini geçtim; bunu kadın erkek rolüne bağlamak ve bu rollerin sabit olduğunu düşünmek benim için çirkin bir davranış ve şahsen kanımı donduruyor. bana bunu annem söylese "hadi ordan" derim, sevgilim söylese "keyfin bilir" der kapıyı gösteririm.
e o sabahın köründe gidiyorsa ben de gidiyorum? o çalışıyorsa ben de çalışıyorum, ben de para kazanıyorum? herkesin eli ayağı tutuyor? işleri paylaşmak yerine olayı neden "kadının rolü"ne getiriyoruz? sırf çocuk doğuruyoruz diye mi dağıtılıyor bu roller?
0
bu cümleyi odanızı temizlemeye gelen bir kadından duysanız muhtemelen bu soru olmayacaktı. meslek fetişizminden kurtulmak gerek. belki akademisyenler özelinde beklediğiniz özgür düşünme gerekliliği bunu da kapsıyordur.
0
akademiklere fazla anlam yüklüyorsunuz gerçekten, bir alanda uzman olması örnek kişi ya da düşünceyi temsil edeceği anlamına gelmiyor. zaten üniye gelene kadar öğrencilerin kafa yapısı, karakterleri oluşmuş oluyor. Öyle insanın hayatını değiştiren hocalar ilkokulda, lisede oluyor. Her ikisi yönünden de ülkemiz çok leş malesef. Eşimde akademisyen, prof/yrd doç vs arkadaşları ailecek oturmaya geliyor. bölümdeki prof eşini çalıştırmadığını, kadının yerinin evi olduğu gururla anlatıyor. adamın eşi bana eve eşimden sonra geldiğim için acıyor resmen. sınıf öğretmeni falan olsaydın keşke diyorlar.
0
aychovsky + 1
Eve genelde ben daha erken geliyorum. Dolayısıyla gayet domestik kocamı kapıda karşılıyorum. Üzerini değiştirip gelince beraber yemek yiyoruz (ben hazırlamış oluyorum, çocuklar daha önce yiyor). Ben ondan daha geç eve geldiğimde ise o beni kapıda karşılıyor, üzerimi değiştirip geldiğimde sofra hazır oluyor.
Eve daha erken gelebilmeyi istiyor muyum, evet. Ama bunun sebebi kocama "hizmet edebilmek" değil. Beraber daha fazla vakit geçirebilmek. Bizim evliliğimizin dinamiği bu.
Eve genelde ben daha erken geliyorum. Dolayısıyla gayet domestik kocamı kapıda karşılıyorum. Üzerini değiştirip gelince beraber yemek yiyoruz (ben hazırlamış oluyorum, çocuklar daha önce yiyor). Ben ondan daha geç eve geldiğimde ise o beni kapıda karşılıyor, üzerimi değiştirip geldiğimde sofra hazır oluyor.
Eve daha erken gelebilmeyi istiyor muyum, evet. Ama bunun sebebi kocama "hizmet edebilmek" değil. Beraber daha fazla vakit geçirebilmek. Bizim evliliğimizin dinamiği bu.
0
1adam
nedir? uzun yıllardır bende ama bir benzerini daha hiç görmedim. herhangi bir bant gibi yapışkan özellikli değil ama bant gibi sarılıp üst üste denk geldiğinde çok iyi tutma ve esneme/uzama özelliği var. diğer fotograftaki gibi problemli noktalarda kullanıyorum.
nedir? uzun yıllardır bende ama bir benzerini daha hiç görmedim. herhangi bir bant gibi yapışkan özellikli değil ama bant gibi sarılıp üst üste denk geldiğinde çok iyi tutma ve esneme/uzama özelliği var. diğer fotograftaki gibi problemli noktalarda kullanıyorum.
0
prens zuko
https://seyler.ekstat.com/max/800/8/87Z0EggDUnHDWNLu-635956235928162145.gif
0
Lost in Translation
bu tür görsellerin üzerine sağ tıklayıp google'da aratırsanız ve birkaç anahtar kelime eklerseniz kolayca bulursunuz. sadece chrome'da çalışır.
bu tür görsellerin üzerine sağ tıklayıp google'da aratırsanız ve birkaç anahtar kelime eklerseniz kolayca bulursunuz. sadece chrome'da çalışır.
0
m e b
videodan izleyerek yapmaya çalıştım. sizce nasıl olmuş?http://i.hizliresim.com/dPD8BL.jpg
0
sag alt koseye dogru incelerek kaybolan sey elemanin kolu mu?
elemanin saclar normalde mi oyle yoksa geciste mi bir sikinti olmus?
kahverengi arkaplan dengesiz olmus. icindeki siluette belirsiz ne oldugu.
4/10
elemanin saclar normalde mi oyle yoksa geciste mi bir sikinti olmus?
kahverengi arkaplan dengesiz olmus. icindeki siluette belirsiz ne oldugu.
4/10
0
@jedilance: fotoğrafın orijinali buydu: i.hizliresim.com
güneş batarken çekilmiş bir fotoğraf vardı iç kısımda.
güneş batarken çekilmiş bir fotoğraf vardı iç kısımda.
0
bir ileti paylastim
narlıdere/izmir'de iki akşamdır var. burada yüzde 80 üstü hayır dedi, bu insanlar bir şeyler yapıyor gibiler de, birbirlerine şekilden başka işe yarıyor mu? kırşehirdeki adamın çok umru ve haberi olmuyor sanıyorum. sizin oralarda da var mı?
narlıdere/izmir'de iki akşamdır var. burada yüzde 80 üstü hayır dedi, bu insanlar bir şeyler yapıyor gibiler de, birbirlerine şekilden başka işe yarıyor mu? kırşehirdeki adamın çok umru ve haberi olmuyor sanıyorum.
sizin oralarda da var mı?
sizin oralarda da var mı?
0
kurnaz
ya şimdi büyük ihtimalle kasete çekildiği için böyle ama bilenler bilgilendirebilir mi acaba, bu eski çekilmiş programlarda görüntüler niye tost makinasi ile çekilmiş gibi?eski dediklerim 1965 değil, 2000 yılının görüntüleri nuh nebiden kalma gibi anasını satıyım, biz o zaman bu kadar kötü görmüyodu
ya şimdi büyük ihtimalle kasete çekildiği için böyle ama bilenler bilgilendirebilir mi acaba, bu eski çekilmiş programlarda görüntüler niye tost makinasi ile çekilmiş gibi?
eski dediklerim 1965 değil, 2000 yılının görüntüleri nuh nebiden kalma gibi anasını satıyım, biz o zaman bu kadar kötü görmüyoduk bence.
niye?
eski dediklerim 1965 değil, 2000 yılının görüntüleri nuh nebiden kalma gibi anasını satıyım, biz o zaman bu kadar kötü görmüyoduk bence.
niye?
0
o kadar da abartma. matrix mesela; 1999 daki ilk filmini izle HD olanını. şimdiye göre kötü tamam da öyle kötü değil. şimdi de kalitesiz bi kamerayla çekilirse yine kötü olacak görüntü.
0
@washe
hepsi değil, tv görüntüleri özellikle.
bu arada eski geleneksel kameralardaki görüntülerde kalite farklı bir ölçütte, teorik olarak onlarda megapixel kavramı yok.
hepsi değil, tv görüntüleri özellikle.
bu arada eski geleneksel kameralardaki görüntülerde kalite farklı bir ölçütte, teorik olarak onlarda megapixel kavramı yok.
0
1990'larda bi tarihlerde ufak hallerimi videoya çekmişler. o sırada babaannem kanal d prodüksiyonda baya üst mevkilerde o dönemde kullanılan en baba haber kamerasını almış gelmiş devasa bir şey onun çektiği görüntü bile baya kötü. hani şu bedük'ün automatik diye bir şarkısı var ya o ayarda işte aynı. yıl bu arada 1996-7 falandı sanırım. görmüyorduk tabii ki şundan 5 yıl öncesinin haber videolarını bile izlediğimizde inanılmaz bi fark göze çarpıyor.
0
benim de çok dikkatimi çekmiş bir konu bu. bazen çok değil, sadece 8-9 sene önceki programlara bakınca da öyle hissediyorum ben. ne kadar da kalitesiz, özensiz duruyor görüntüler filan.
0
Çekim kalitesine göre değişir, düşük bütçeyle yapılmış çekimler kötü olur, ama ben şimdiki görüntüleri de kötü buluyorum, şöyle ki, hareketli sahnelerde dijital görüntüye uygulanan veri sıkıştırma yöntemleri yüzünden resim rahatsız edici şekilde pixelleniyor, hd falan fark etmiyor. Bu problem eski sistemde yoktu.
0
eskiden de kötüydü, ama biz alışıktık.
HD görüntüye alıştık hepimiz, ama o zaman en iyi tv çekimleri bile SD idi.
Ayrıca kasetten kasede aktarırken de yaşanan kayıplar var. Kameranın çektiği kaset montajlanıyor, ardından programda yayınlanırken kaydediliyor program. Aklımıza gelmeyen başka kayıplar da vardır belki arada.
Şu görsel SD-HD farkını belli ediyor,
cdn.recombu.com
HD görüntüye alıştık hepimiz, ama o zaman en iyi tv çekimleri bile SD idi.
Ayrıca kasetten kasede aktarırken de yaşanan kayıplar var. Kameranın çektiği kaset montajlanıyor, ardından programda yayınlanırken kaydediliyor program. Aklımıza gelmeyen başka kayıplar da vardır belki arada.
Şu görsel SD-HD farkını belli ediyor,
cdn.recombu.com
0
kurnaz
trollük kötü mü arkadaşlar? niye illa kötü bir anlam taşıyor ki? yeri geliyor katalizör olup tartışmaları alevlendiriyorlar, yeri geliyor inceden geçiriyorlar, yeri geliyor saçma hareketler yapıyorlar.ciddi olarak soruyorum bunu. ne kötülüğü var trollerin?
trollük kötü mü arkadaşlar? niye illa kötü bir anlam taşıyor ki? yeri geliyor katalizör olup tartışmaları alevlendiriyorlar, yeri geliyor inceden geçiriyorlar, yeri geliyor saçma hareketler yapıyorlar.
ciddi olarak soruyorum bunu. ne kötülüğü var trollerin?
ciddi olarak soruyorum bunu. ne kötülüğü var trollerin?
0
Vasatlari sinir bozuyor. Ve trollum diyenlerin cogu vasatin da altinda bir trolluk icra ediyor. Kalitelilere can kurban.
0
degil, ama trolluk ciddi bir muessese. trolluk yapmaya calisirken karaktersiz olanlar var, onlar kotu.
0
Mantıksızlık ve işsizlik.
Çünkü gerçek olmayan, gerçekçi olmayan hiçbir şey zevk vermez insana.
Çünkü gerçek olmayan, gerçekçi olmayan hiçbir şey zevk vermez insana.
0
@MaNOfTheYear
buradakiler göğe roket mi yolluyor boş zamanlarında? adamın zevk aldığı şey o olarak bakıyorum ben.
burada yazıyorum, ona buna cevap veriyoruz, laf sokuyoruz, laf yiyoruz, bu bana zevk veriyor, yardım etmek, troll de belki ondan zevk alıyordur.
buradakiler göğe roket mi yolluyor boş zamanlarında? adamın zevk aldığı şey o olarak bakıyorum ben.
burada yazıyorum, ona buna cevap veriyoruz, laf sokuyoruz, laf yiyoruz, bu bana zevk veriyor, yardım etmek, troll de belki ondan zevk alıyordur.
0
Buradakiler göğe roket yollamıyorlar ama düşüncelerini, yaşantılarını, önerilerini gerçekçi ve doğru bir şekilde burdaki üyelere yansıtıyorlar, onlara faydalı oluyorlar. Burda bir bilgi alışverişi yapılıyor. İnsanlar birbirlerine yardımcı oluyor.
Ekşi sözlük; Kutsal bilgi kaynağı.
Burası da öyle hatırlatırım.
Ekşi sözlük; Kutsal bilgi kaynağı.
Burası da öyle hatırlatırım.
0
trollük kerevize benziyor, sadece iyi yapildiginda lezzetli oluyor.
0
çünkü hassasiyet sınırlarımızın seviyesi düştü. hiçbir farklı düşünceye tahammül edemiyor kimse. farklı ve biraz da uç düşünceyi dile getiren herkes "aha, troll bu!" diye etiket yapıştırıyorlar. sosyal platformlar da artık duygu ve düşünceleri dile getirme noktasında biraz daha fazla imkan tanıyor ve bu uç düşünceleri gördükçe, troll'lük yapanların seviyeyi daha aşağı çekmeleri gerekiyor ki ilgiyi çekebilsin. bu yüzden troll'lük=kötü olarak algılanıyor.
bu noktada diğerlerine katılıyorum. zeka gerektiren bir şey biraz da. kötü yapıldığında troll'lük değil de aptallık oluyor gibi.
bu noktada diğerlerine katılıyorum. zeka gerektiren bir şey biraz da. kötü yapıldığında troll'lük değil de aptallık oluyor gibi.
0
troller başkalarını kızıştırarak ya da alevlendirerek zevk aldıkları için bence kötü. başkasını sinirlendirerek, kandırarak üstün hissetmenin, başkalarının olumsuz hislerinden zevk almanın neresi iyi. onların amacı daha iyi ya da gerçekçi bir tartışma otamı oluşturmak değil, gıcık etmek. sürekli kendini tekrarlamadan başkalarını eğlendirerek eğlenenleri hoş buluyorum, maalesef sayıca azlar.
0
trajikomix
yaklaşık 1 haftadır youtube'da sekmeler bölümünde değişen sayılar yazıyor. şuan 8 yazıyor mesela. bunun nedeni nedir acep?görsel ektedir.
yaklaşık 1 haftadır youtube'da sekmeler bölümünde değişen sayılar yazıyor. şuan 8 yazıyor mesela. bunun nedeni nedir acep?
görsel ektedir.
görsel ektedir.
0
abone olduğun kanallardan notification gelmiş. sağ üstte notificationları görebilirsin. onun sayısı çıkıyor.
0
www.google.com.tr
burada yazılana göre youtube'un yeni değişikliğiymiş. okumadığımız bildirim/mesaj/yanıt sayısıymış.
burada yazılana göre youtube'un yeni değişikliğiymiş. okumadığımız bildirim/mesaj/yanıt sayısıymış.
0
orange coffee
Bugün saat 20:00'a kadar bu duyuruya cevap olarak sevdiği bir adet şarkı ismi ve şarkıyı söyleyeni/çalanı yazanlar arasından rastgele 3 kişiye kartpostal göndereceğim.Not 1: Yurtdışına gönderebilirim.Not 2: Katılırsanız lütfen mesaj kutunuzu kontrol edin, cevap alamadığım arkadaşlar oluyor, yarın sa
Bugün saat 20:00'a kadar bu duyuruya cevap olarak sevdiği bir adet şarkı ismi ve şarkıyı söyleyeni/çalanı yazanlar arasından rastgele 3 kişiye kartpostal göndereceğim.
Not 1: Yurtdışına gönderebilirim.
Not 2: Katılırsanız lütfen mesaj kutunuzu kontrol edin, cevap alamadığım arkadaşlar oluyor, yarın sabah 8:00'a kadar size ulaşamazsam başka arkadaşa göndermem gerekecek.
Not 3: Farklı kişilere göndermek istediğimden, önceki çekilişlerde yolladığım arkadaşlar katılabilir ama bu arkadaşları çekiliş için numaralandırmayacağım.
Not 1: Yurtdışına gönderebilirim.
Not 2: Katılırsanız lütfen mesaj kutunuzu kontrol edin, cevap alamadığım arkadaşlar oluyor, yarın sabah 8:00'a kadar size ulaşamazsam başka arkadaşa göndermem gerekecek.
Not 3: Farklı kişilere göndermek istediğimden, önceki çekilişlerde yolladığım arkadaşlar katılabilir ama bu arkadaşları çekiliş için numaralandırmayacağım.
0
Bunu biraz önce dinlediğim için yazdım. Kaan tangöze - bir rüya gördüm
Favorim Imany - slow down
Favorim Imany - slow down
0
fraise
Hiç keyfinizin olmadığı ama aslında güzel bir gün geçirmenizin daha normal olduğu günlerde ne yaparsınız? Aklınıza ne gelirse yazabilirsiniz. Teşekkür ederim şimdiden herkese.
Hiç keyfinizin olmadığı ama aslında güzel bir gün geçirmenizin daha normal olduğu günlerde ne yaparsınız? Aklınıza ne gelirse yazabilirsiniz.
Teşekkür ederim şimdiden herkese.
Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
Sakin bir müzik açar, bir iki mum yakar, sevdiğim değişik çaylardan birini yaparım.
0
-en başta dingin, sonra orta tempolu, en sonunda da neşeli parçalar dinlerim genelde.
-sevdiklerimden birini telefonla arar, konuşurum.
-kitaplarımın hepsini yere indirir, kitaplığımı yeniden düzenlerim.
-sevdiklerimden birini telefonla arar, konuşurum.
-kitaplarımın hepsini yere indirir, kitaplığımı yeniden düzenlerim.
0
Odamı dip bucak temizlerim. Kitaplarımı, masamı, bilgisayarımı, kalemlerimi silerim. Sonra uzun bir duş alırım. Sevdiğim müzikleri dinler bir şeyler içerim. Bazen de yatar uyurum. Bazen hafif bir yürüyüş yapar bir yerlerde otururum. Kitap okurum. Kafanı dağıtacak herşey olur.
0
1.bp.blogspot.com
Şaka bir yana, hiç keyfim yoksa kafam dağılsın diye film izlerim, belgesel izlerim veya yatar uyurum, kendimi neşelendirmeye çalışmam.
Şaka bir yana, hiç keyfim yoksa kafam dağılsın diye film izlerim, belgesel izlerim veya yatar uyurum, kendimi neşelendirmeye çalışmam.
0
az yerim. gluten-free yerim. yemeği sindirmekle uğraşmam bir de. hafiflik duygusu iyi bir enerji katar.
musik hören yaparım. çok aşırı güzel müzik listelerim var. ayıptır söylemesi.
mükemmel erkek olsaydım dans da ederdim ama onu yapamıyorum. ne yazık ki, mükemmel erkek değilim. taksitler binsin onu da yapıcam.
türk filmi izlerim. reminiscing, nostalgia güzel hisler. beni ihya eder.
musik hören yaparım. çok aşırı güzel müzik listelerim var. ayıptır söylemesi.
mükemmel erkek olsaydım dans da ederdim ama onu yapamıyorum. ne yazık ki, mükemmel erkek değilim. taksitler binsin onu da yapıcam.
türk filmi izlerim. reminiscing, nostalgia güzel hisler. beni ihya eder.
0
Müzik + dans, renk + 1
Sana yakın diye şey ediyorum; Büykçekmece Sahili'ne indiğimde be Gürpınar'a doğru yürüdüğümde mutluluk otomatik 90 birim artıyor çok önemli bir mutsuzluk kaynağı yoksa.
Sana yakın diye şey ediyorum; Büykçekmece Sahili'ne indiğimde be Gürpınar'a doğru yürüdüğümde mutluluk otomatik 90 birim artıyor çok önemli bir mutsuzluk kaynağı yoksa.
0
avrupa yakasının tekrar bölümlerini açıyorum ben evde dolanırken fonda o oluyor arada espri yakalayıp gülüyorum istemsizce.
bir de bu sırada kendimle uğraşmak iyi geliyor. atıyorum yüz maskesi yapıyorum, oje sürüyorum vs.
bir de bu sırada kendimle uğraşmak iyi geliyor. atıyorum yüz maskesi yapıyorum, oje sürüyorum vs.
0
Hic keyfim olmadigi zamanlarda bir sure sonra kendiliginden keyfim yerine geliyor:) Olagandisi bir sey yapmiyorum.
0
tezek
Direk ozet gececegim. Olay yurtdisinda geciyor. Bir eleman var (akboy) bu eleman bulundugumuz ulkenin vatandasligini almak icin kendinden yasca baya buyuk bir kadinla evlilik vizesine basvurdu. Kadin biraz salak bu elemanin onu sevdigini saniyor, eleman bu evliligi kendi ailesinden felan sakliyor. E
Direk ozet gececegim.
Olay yurtdisinda geciyor. Bir eleman var (akboy) bu eleman bulundugumuz ulkenin vatandasligini almak icin kendinden yasca baya buyuk bir kadinla evlilik vizesine basvurdu. Kadin biraz salak bu elemanin onu sevdigini saniyor, eleman bu evliligi kendi ailesinden felan sakliyor. Elemanin facebook'ta kadina dair hic birsey yok. Yani anlayacaginiz oturum almak icin fake bir evlilikleri var. Bu elemani ihbar etsem immigration bunu hoplatir. Elimde bunun icin yeterli kanit var. Ihbar etmedeki tek motivasyonum elemanin tayyipci olmasi. Sizler ne diyorsunuz gencler edeyim mi? Vicdan yapilacak bir durum var mi? Dedigim gibi eleman oturumu alir almaz kadini sepetleyecek.
Danke
Olay yurtdisinda geciyor. Bir eleman var (akboy) bu eleman bulundugumuz ulkenin vatandasligini almak icin kendinden yasca baya buyuk bir kadinla evlilik vizesine basvurdu. Kadin biraz salak bu elemanin onu sevdigini saniyor, eleman bu evliligi kendi ailesinden felan sakliyor. Elemanin facebook'ta kadina dair hic birsey yok. Yani anlayacaginiz oturum almak icin fake bir evlilikleri var. Bu elemani ihbar etsem immigration bunu hoplatir. Elimde bunun icin yeterli kanit var. Ihbar etmedeki tek motivasyonum elemanin tayyipci olmasi. Sizler ne diyorsunuz gencler edeyim mi? Vicdan yapilacak bir durum var mi? Dedigim gibi eleman oturumu alir almaz kadini sepetleyecek.
Danke
0
eleman normalde türkiye'de mi yaşıyor? yoksa almanya'da yaşayan türk vatandaşı mı?
0
@luchetti. Eleman Avustralya'da yasayan ve buranin vatandasi olmaya calisan biri.
0
baska sebepler icin olsa ok; ama sirf siyasi tercihinden dolayi yapiyorsun. katiksiz bir comarsin.
0
Şunu düşün: Yozgat'ta yaşıyorsun ve mekan sahibisin. Vergiyle ilgili bazı sıkıntıların var. Her işletmeyi birazcık kurcalayınca çıkan türde şeyler. Bu adam da senin muhalif olduğunu biliyor. Elinde ihbar için tüm kanıtlar hazır. Ceza yiyeceğin kesin.
Adamı sen tanıyorsun. Sence seni ihbar eder miydi? Tercihini buna göre yap derim.
Adamı sen tanıyorsun. Sence seni ihbar eder miydi? Tercihini buna göre yap derim.
0
Aman ağzımızın tadı bozulmasın'cılık bizi bu hale getirdi.
Bence direkt ihbar, ilk etapta orantısız olabilir ama ben de kadınla konuşulması taraftarıyım. Kimsenin başkalarının duygularıyla oynama hakkı yok. Formalite evlilik yapacaksa, gitsin birisiyle anlaşsın, öyle yapsın. Seven birini üzerek değil.
Bence direkt ihbar, ilk etapta orantısız olabilir ama ben de kadınla konuşulması taraftarıyım. Kimsenin başkalarının duygularıyla oynama hakkı yok. Formalite evlilik yapacaksa, gitsin birisiyle anlaşsın, öyle yapsın. Seven birini üzerek değil.
0
Kadına söylersen adama inanmayı tercih etme ihtimali var. Teyzem yurtdışında yaşıyor ve türk vatandaşı da değil. Biriyle evlenecekken adamın yurtdışına kapak atmak için evlenmek istediğini başkalarından öğrendik ortalık baya şenlendi. Ben olsam ihbar ederim. Parayla falan halledecek olsa neyse ortada kadını kandırma durumu var. Direkt ihbar et.
0
@entegre. Elemanla kadinin arasinda 20 yas fark var. Kadinin elemanin yasinda cocuklari var. Eleman kadini sevmedigini ortamlarda dile getiriyor. Kiskanicak bir durumum yok.
0
Elinde kanıt varsa ihbar et, ben olsam ederdim (siyasi görüşündne bağımsız olarak).
Çıkarları için başka insanları sömürenlere tahammülüm yok.
Çıkarları için başka insanları sömürenlere tahammülüm yok.
0
20 yas farki olan evliliklere zaten vatandaslik vermiyolar, senin dusundugun kadarini immigrasyon da dusunebiliyo. ihbar etsen bile elinde somut bi kanit olmadigi icin oturum iznine bi etkin olmaz, ayni evde yasiyolarsa, kadin memnunsa zaten atmazlar. ayrica, kadinin salak oldugunu ne biliyosun, karsilikli yararlaniyolar belki birbirlerinden?
0
"bu arkadaş birini kandırıyor, duygularıyla oynuyor." gibi evrensel ahlaki kurallara aykırı sebepten değil de "bu tayyipçi" diyerek bunu yapmak istemeniz sizin de çok parlak biri olmadığınızı gösteriyor.
demek ki o adam x partisi seçmeni olsa, bu davranışı normalleşecekti ve gözünüze batmayacaktı, öyle mi?
demek ki o adam x partisi seçmeni olsa, bu davranışı normalleşecekti ve gözünüze batmayacaktı, öyle mi?
0
o ülkenin yasalarına göre bu evlilik sadece göstermelik ise suç oluşturur. ihbar etmelisin.
0
hem kendi ülkesindeki insanların bok gibi yaşamasına katkıda bulunuyor hem de kendisi kaçma derdinde. bırak illegal olmayı sırf bu yüzden hapis yatsa umrumda olmaz.
ihbar et.
ihbar et.
0
o da çirkin, sen de çirkinsin, evladı yaşında adamı seven kadın da çirkin, (nası bi sevgiyse) herkes debelensin dursun.
0
tayyipciliginden ote eger kadini kandirdigindan eminsen sikayet edilmeli bence.
0
Doğduğun yerin kaderi belirlemesini büyük bir adaletsizlik olarak görüyorum. Her yol mübah değil bunun tabii ki ama bu saçmalığı azaltmak için kendi çapında bir adım atmış. kanada'ya giden biri "Kendi kaçak göçmenini ihbar eden iki ülke var: Biri türkiye, diğeri Yunanistan. Diğerleri birbirine sahip çıkıyor" diyordu. Buradaki tek kurban kadın, adamın yaptığı yasal olmasa bile bence normal, yasalar manyakça. Örneğin, biri Türkiye'de yaşamak istede formalite evliliği yapardım ben. Beni "Seviyorum, ölüyorum" dye kandırmadığı sürece sprun görmüyorum. O yüzden ihbar etmezdim, adamla konuşurdum ya da belki kadınla. Kadın belki de farkındadır birçok şeyin de, bir sebepten umursamıyordur belki.
0
hononu
telefon kendine kendine kapanıp açılıyordu. bu yüzden yeni orjinal batarya aldım. sorun düzelmişti fakat son 3 gündür telefon yine kapanmaya başladı ve şarja takmadan açılmaz oldu. lg g3'ü olup da böyle sıkıntı yaşayan var mı? nasıl çözülür bu sıkıntı? hard resert atmayı düşünüyorum.
telefon kendine kendine kapanıp açılıyordu. bu yüzden yeni orjinal batarya aldım. sorun düzelmişti fakat son 3 gündür telefon yine kapanmaya başladı ve şarja takmadan açılmaz oldu. lg g3'ü olup da böyle sıkıntı yaşayan var mı? nasıl çözülür bu sıkıntı? hard resert atmayı düşünüyorum.
0
ben olduğunda batarya değiştirmiştim, bir süre sonra yine olmuştu, yine batarya değiştirmiştim. 2-3 sene sonra g3'lerde ortaya çıkan bir problem. donanımhaberde başlığı da vardı hatta.
0
kronik bir problem bu, anakart değişimi lazım. garantisine yollayın değiştiriyorlar. inşallah lg türkiye garantilidir, ben delta ya gönderip 3-4 ay beklemiştim. :)
0
ben 6 ayda bir batarya (yan sanayi) değiştirerek idare ediyorum. mevzu muhtemelen ana kart hatasından kaynaklanıyor. telefon bataryayı bozuyor.
0
bu arada telefonu kullanmaya devam edecekseniz yan sanayi batarya takmanızı tavsiye ederim. takılan batarya da bozuluyor çünkü. zaten garantisi de bitmiş...
0
benim de başıma geldi, anakart değişimi dediler ve 600 TL istediler. gidip yeni bir telefon aldım, hatta iphone'a geri döndüm. 2 yılı geçmiş her tarafı eskimiş telefona 600 tl masraf mı yapılırmış.
0
@vejeteryanvampir
ben de aynı şeyi düşünüyorum. yeni telefon bakınıyorum bu yüzden. hatta ios'u bir denesem diyorum da fiyatlar uçmuş gitmiş. napsam bilemedim.
ben de aynı şeyi düşünüyorum. yeni telefon bakınıyorum bu yüzden. hatta ios'u bir denesem diyorum da fiyatlar uçmuş gitmiş. napsam bilemedim.
0
bende de öyle oldu. şarja takmadan açılmaz oldu, diğer türlü sürekli döngüye giriyordu. sonra pilden olduğunu söylemişti buradan birileri. ben de yedek pil aldım, düzeldi. ama bu sefer de %25-30'larda aniden kapanmaya başladı ve şarja takıp açtığımda şarj yüzdesi %40'larda gösteriyordu. hala da öyle. ben bu sebeple de garantiye vermek istedim, paralel ithalat olduğu için "kullanıcı hatası, yere düşürmüşsünüz." dediler garantisi sürmesine rağmen. ben de tüketici hakem heyetine dilekçe yazdım, onu bekliyorum.
özetle hard reset vs. hiçbir şey değiştirmiyor. telefonum da 32 gb sürümü olanından. ekran da sarardı üstelik.
özetle hard reset vs. hiçbir şey değiştirmiyor. telefonum da 32 gb sürümü olanından. ekran da sarardı üstelik.
0
m e b
biliyoruz ki bu oylamada her ne kadar tercihte kaymalar olsa da adeta akp vs chp+mhp+hdp+diğer parti seçmenleri olarak yarışıldı. çünkü normal seçimde oylar daha çok seçmenlerin kendi partilerine gittiği için akp'nin normal seçimlerde başarılı olması daha kolaydı bence.olaya siyasi yönden veya olums
biliyoruz ki bu oylamada her ne kadar tercihte kaymalar olsa da adeta
akp vs chp+mhp+hdp+diğer parti seçmenleri olarak yarışıldı. çünkü normal seçimde oylar daha çok seçmenlerin kendi partilerine gittiği için akp'nin normal seçimlerde başarılı olması daha kolaydı bence.
olaya siyasi yönden veya olumsuz sonuçlarından ayrı olarak, sadece matematiksel olarak bakınca aslında başarı değil mi bu?
akp vs chp+mhp+hdp+diğer parti seçmenleri olarak yarışıldı. çünkü normal seçimde oylar daha çok seçmenlerin kendi partilerine gittiği için akp'nin normal seçimlerde başarılı olması daha kolaydı bence.
olaya siyasi yönden veya olumsuz sonuçlarından ayrı olarak, sadece matematiksel olarak bakınca aslında başarı değil mi bu?
0
sebebi şu: 2019 yılında muhalefet partieri oyunu %1 arttırırsa; ülkeyi tek adam rejiminde bugünün muhalefeti yönetecek.
1 gecenin sabahında; akp'li bakanlar, hakimler, bürokratlar mevfcut pozisyonlarını tek adamın sözüyle kaybedip yerlerine yenileri gelecek. muhalefet %1 arttırabilirse oyunu; çıkardığı kararnamelerle tüm polis teşkilatını dağıtıp, tüm eğitim sistemini silbaştan yenileyip ne kadar akp'li varsa bir gecenin sabahında temizleyebilecek.
öyle güzel bir yasa çıkardılar ki, tayyip erdoğan'lı akp, hile veya hilesiz anca %1 farkla kazanabildiği bu seçimi, yarın sabaha tayyip erdoğansız uyanırlarsa 2019'da %30 bile alamadan kaybeder.
ben size söyleyeyim. tüm akp teşkilatı şuan 3.5 atıyordur.
çünkü parlementer rejimde muhalefetin 20 yıl üst üste iktidar olsa yapamayacağı şeyi şuan oyunu sadece %1 arttırarak bir gecede yapabilirler.
1 gecenin sabahında; akp'li bakanlar, hakimler, bürokratlar mevfcut pozisyonlarını tek adamın sözüyle kaybedip yerlerine yenileri gelecek. muhalefet %1 arttırabilirse oyunu; çıkardığı kararnamelerle tüm polis teşkilatını dağıtıp, tüm eğitim sistemini silbaştan yenileyip ne kadar akp'li varsa bir gecenin sabahında temizleyebilecek.
öyle güzel bir yasa çıkardılar ki, tayyip erdoğan'lı akp, hile veya hilesiz anca %1 farkla kazanabildiği bu seçimi, yarın sabaha tayyip erdoğansız uyanırlarsa 2019'da %30 bile alamadan kaybeder.
ben size söyleyeyim. tüm akp teşkilatı şuan 3.5 atıyordur.
çünkü parlementer rejimde muhalefetin 20 yıl üst üste iktidar olsa yapamayacağı şeyi şuan oyunu sadece %1 arttırarak bir gecede yapabilirler.
0
@krem peynir: yahu ben siyasetten uzak şekilde, sadece istatistiksel olarak durumu soruyorum. yani akp yerine chp veya muz partisi diyelim, benim için hiç fark etmiyor. hemen nasıl bu kadar kolay niyet okuyabiliyorsunuz yav?
0
iktidar alanını genişletme açısından başarılı ancak matematiksel açıdan başarılı olduğuna katılmıyorum. mhp ile iş birliğine rağmen bazı illerde ak partinin oy oranının da altına düştü. 3 büyük ili kaybetti. oransal olarak gerileme var. ayrıca devletin tüm imkanları kullanılarak 4 koldan propaganda ve mitingler organize edildi. sarfedilen bunca kaynağın karşılığı %51 olmaz kesinlikle.
0
Tchuck,
Hocam iste tam da o yuzden, yapilacak secimde arada derede kalan, bajsettigin kesime mensup insanlar vs erdogan'a ve akp'ye oy verecek ki duzen bozulmasin. Ayrica, hpd ve mhp secmeni hayirda bulusmus olabilir ama, hem bu secmenleri hem chp'yi hem de bir kisim akp'liyi toplayacak bir isim yok Turkiye'de.
Ben bugun cikan sonucta, muhalifler adina hicbir olumlu yaraf goremiyorum. Sadece, mhp muhalifleri icin, bahceli'nin etkisizligini ortaya koyan sonuclar oldu.
Hocam iste tam da o yuzden, yapilacak secimde arada derede kalan, bajsettigin kesime mensup insanlar vs erdogan'a ve akp'ye oy verecek ki duzen bozulmasin. Ayrica, hpd ve mhp secmeni hayirda bulusmus olabilir ama, hem bu secmenleri hem chp'yi hem de bir kisim akp'liyi toplayacak bir isim yok Turkiye'de.
Ben bugun cikan sonucta, muhalifler adina hicbir olumlu yaraf goremiyorum. Sadece, mhp muhalifleri icin, bahceli'nin etkisizligini ortaya koyan sonuclar oldu.
0
Tchuck sikertmis. Adamlar bindikleri dali kesme ihtimalinin belirmesiyle Sus pus oldular. Adamlara anlatamiyoruz ama Tayyipi olumsuz saniyorlar zaar
0
"tezekten terazinin boktan olur dirhemi" diye bir deyişimiz var bizim.
tribünler senin taraftarlarınla dolu, az sayıdaki rakip takım taraftarı hem fiziki hem pisikolojik şiddete uğruyor ve hem de daha büyük şeylerle de tehdit ediliyor. sahadaki güvenlik güçleri senden yana. yayıncı kuruluş da öyle. ve tabii hakem ve yan hakemler de... elbette onların bağlı olduğu federasyon da!
şimdi sen bu maçta faulün, haksız kararların/kartların dibine vurmuşsun. dibe vurmuşsun artık! ve skor tabelasına bakıp soruyorsun: "başarı değil mi bu?"
terazin tezektense eğer, evet başarı! tebrik ederim.
tribünler senin taraftarlarınla dolu, az sayıdaki rakip takım taraftarı hem fiziki hem pisikolojik şiddete uğruyor ve hem de daha büyük şeylerle de tehdit ediliyor. sahadaki güvenlik güçleri senden yana. yayıncı kuruluş da öyle. ve tabii hakem ve yan hakemler de... elbette onların bağlı olduğu federasyon da!
şimdi sen bu maçta faulün, haksız kararların/kartların dibine vurmuşsun. dibe vurmuşsun artık! ve skor tabelasına bakıp soruyorsun: "başarı değil mi bu?"
terazin tezektense eğer, evet başarı! tebrik ederim.
0
2019'a kadar cok seyler olabilir ulkede ama diyelim ki olmadi, rutin bir vaziyetre gittik, ben bircok hayirci secmenin sandiga dahi gitmeyevcehini dusunuyorum. Cunku insanlara gercekten bikkinlik gelmis vaziyette, RTE yasadigi middetce de bizi yoneten kisi degismeyevek.
0
Şu an yerel seçim olsa akp yine iktidar. Referandum sonucu "tayyip gitse kim gelecek?" sorusunun net bi görüntüsüdür. "Geniş yetkiyle donatılmasın ama ehven-i şer olarak kalsın"
0
erdoğan'ın sahip oldığu imkanlarla bir önceki diktatör %92 evet çıkarmıştı. bu seferki diktatör %51i hile hurda zor çıkardı.
buna rağmen üç büyük şehri kaybettiğini gizleyemiyor.
buna rağmen üç büyük şehri kaybettiğini gizleyemiyor.
0
mhp içindeki muhafazakar "ülkücüler" de tayyibe oy verdi ayrıca onu da unutmamak lazım.
0
bütün haksızlık, hukuksuzluklara rağmen %51 büyük başarısızlık. o da çalıntı olup olmadığı bile belli olmayan 51.
0
kibritsuyu
gözünüzü seveyim bu favorilediğimiz entry'lerin başlıklarını liste halinde görebilmenin bir yolu yok mu? 500 tane uzun uzun entry favorilemişim, taa 490'ıncısını görmek istiyorum. başlık başlık göstermiyor, illa altında entry de çıkıyor, kaydır kaydır, sayfa bitiyor" daha fazla göster", bi daha kayd
gözünüzü seveyim bu favorilediğimiz entry'lerin başlıklarını liste halinde görebilmenin bir yolu yok mu? 500 tane uzun uzun entry favorilemişim, taa 490'ıncısını görmek istiyorum. başlık başlık göstermiyor, illa altında entry de çıkıyor, kaydır kaydır, sayfa bitiyor" daha fazla göster", bi daha kaydır kaydır, sayfa bitiyor "daha fazla göster". olm ta en alttaki favoriye gidicem. niye 500 tane uzun entry'yi kaydırıyorum sona kadar? sadece başlıkları göreyim, içlerinden seçip okuyacağım yahu? olmuyor mu bu yeni düzende?
0
yukarda arama kutusunun yanındaki oka bas. aşağı doğru açılan pencereden sadece "sadece favladıklarımda ara"yı seçerek ara de solda listelenir.
edit: hmm ama bu da sadece başlıkları getiriyor. ve 2. sayfaya geçince sapıtıyor :/
edit: hmm ama bu da sadece başlıkları getiriyor. ve 2. sayfaya geçince sapıtıyor :/
0
sadece başlıklar gelse razıyım zaten. seçer okurum. en fazla 5-10 sayfa tutar. olması 10. sayfaya git derim gider.
öff o kadar favorilediğim şey boşa gitti şimdi. en eski favorilerime ulaşabilmek neredeyse imkansız oldu. allah seni bildiği gibi yapsın kanzuk.
öff o kadar favorilediğim şey boşa gitti şimdi. en eski favorilerime ulaşabilmek neredeyse imkansız oldu. allah seni bildiği gibi yapsın kanzuk.
0
benim dediğimi yapınca başlıkların sadece ilk 50'si geliyor sanırım ve işte sonrakilere bakmak isteyince sapıtıyor. ama zaten başlık içinde favorilediğin entry'yi nasıl bulacaksın ki? onun da kısa bi yolu yok.
0
eskiden kendi kimdir nedir sayfamda ilk 10 tanesi liste halinde çıkardı, tümünü göster diyince sol frame'de devamı çıkardı sayfa sayfa. oradaki başlığa tıklayınca da kendi favorilediğim entry açılırdı.
dediğin gibi yapınca evet ilk 50 tanesi çıkıyor, devam diyince "akıl fikir" içeren başlıklar geliyor.
dediğin gibi yapınca evet ilk 50 tanesi çıkıyor, devam diyince "akıl fikir" içeren başlıklar geliyor.
0
evet eskiden öyleydi ama şimdi benim dediğim gibi aratıp ilk 50'sini solda listeleyebilsen de o linkler başlığa gidiyor, başlığın içinde senin favorilediğin entry'ye değil. yani sonuç olarak çözüm olamadı ve çözümü de yok sanırım şu koşullarda.
0
favoriler sekmesinde favori entry'leri linkine tıklayınca sol framede liste çıkardı bana.
0
ben sayfasında favorilere tıklayınca hemen altında 'favori entry'leri' diye bir link çıkıyor, ona tıklayınca yine solda listeleniyor ve direkt olarak favorilediğim entry'e gidiyor.
yalnız ben tema++ kullanıyorum. bu, onun bir özelliği olabilir.
i.hizliresim.com
yalnız ben tema++ kullanıyorum. bu, onun bir özelliği olabilir.
i.hizliresim.com
0
bunu sık kullanılanlara ekleyin, buyrun:
eksisozluk.com
ek: hiç gerek yokmuş benim yaptığıma. @cikmaz sokaktan cikagelen cocuk'un dediği gibi oluyormuş, üstelik eklentiye ihtiyaç duymadan. :)
eksisozluk.com
ek: hiç gerek yokmuş benim yaptığıma. @cikmaz sokaktan cikagelen cocuk'un dediği gibi oluyormuş, üstelik eklentiye ihtiyaç duymadan. :)
0
tamam ya @cikmaz sokaktan cikagelen cocuk dediği gibi oluyor, tema++'la gelen bişey değil o herkeste var. iki saat onun gibi bişey aradım gözümün önündeki şeyi görmemişim :)
0
bir3ik7
Otomobil sitelerinde yazan dsg ne ola ki?
Otomobil sitelerinde yazan dsg ne ola ki?
0
çift baskı balata sistemi. vites değiştirince kendini bir sonraki vitese hazırladığı için geçişlerde arabayı yığmıyor ya da titretmiyor.
0
audi araçlarda kullanılan s tronic otomatik vites türü de dsg'dir aslında. isim değişikliği vardır. daha güçlü araçlar için farklı dsg üniteleri kullanılır.
en çok kullanılan 7 ileri kuru tip dsg'nin kodu DQ200'dür. en çok sorun çıkaran da buydu eskiden maalesef. yeni modellerde bu hataları minimimuma indirdiklerini söylüyorlar ama bilemiyorum.
en çok kullanılan 7 ileri kuru tip dsg'nin kodu DQ200'dür. en çok sorun çıkaran da buydu eskiden maalesef. yeni modellerde bu hataları minimimuma indirdiklerini söylüyorlar ama bilemiyorum.
0
miss magara kadini
"kib" kullanımdan kalktı sanıyodum. uzun zamandır ne kullandım ne de duydum. ama bugün çok samimi olmadığım eski bi arkadaşla yazıştık sonra bu bana kib yazdı?!biri size " kib görüşürüz" yazsa onun hakkında ne düşünürsünüz?
"kib" kullanımdan kalktı sanıyodum. uzun zamandır ne kullandım ne de duydum. ama bugün çok samimi olmadığım eski bi arkadaşla yazıştık sonra bu bana kib yazdı?!
biri size " kib görüşürüz" yazsa onun hakkında ne düşünürsünüz?
biri size " kib görüşürüz" yazsa onun hakkında ne düşünürsünüz?
0
Hiçbirşey düşünmem
Ne boş şeyleri takıyoruz. Hayatta daha ciddi sorunlar var
Ne boş şeyleri takıyoruz. Hayatta daha ciddi sorunlar var
0
bugün şakalaştığımız birisine ben de yazdım. yanında birisinin varlığını sordum(olmaması gereken birisi) var dediğinde
kib görüşürüz yazdım. çok güldük.
yani, artık sadece şaka amaçlı kullanılıyor. ama sırf birisi kib görüşürüz yazsa onun hakkında hiçbirşey düşünmem. ya rahat adamdır, uzun uzadıya yazası gelmemiştir ya da yazılı iletişimle arası çok haşır neşir değildir. günceli kullanmıyordur yazarım.
artık şu farklı olun tripleri internette çok moda, sosyal paylaşım siteleri ''tanışmak için atılan ilk mesaj''da şahane komik monologlar doğuruyor, oysa eskiden slm nbr idi.
ve zaten işin özü bu, eskiden gayet cool bir selamlama cümlesi olan merhaba, artık ''ayy ne banal'' olarak algılanıyor. oysa zaten ne dersen de önce selamladığın için, merhabayı süslemeye ya da ona alternatif kıyafetler giydirmeye gerek duyuyorsun karşındakinin ilgisini çekebilmek için. oysa hiç gerek yok, sohbet başlatacaksan bile merhaba, bitireceksen de kib görüşürüz.
güzel şeyler bence.
kib görüşürüz yazdım. çok güldük.
yani, artık sadece şaka amaçlı kullanılıyor. ama sırf birisi kib görüşürüz yazsa onun hakkında hiçbirşey düşünmem. ya rahat adamdır, uzun uzadıya yazası gelmemiştir ya da yazılı iletişimle arası çok haşır neşir değildir. günceli kullanmıyordur yazarım.
artık şu farklı olun tripleri internette çok moda, sosyal paylaşım siteleri ''tanışmak için atılan ilk mesaj''da şahane komik monologlar doğuruyor, oysa eskiden slm nbr idi.
ve zaten işin özü bu, eskiden gayet cool bir selamlama cümlesi olan merhaba, artık ''ayy ne banal'' olarak algılanıyor. oysa zaten ne dersen de önce selamladığın için, merhabayı süslemeye ya da ona alternatif kıyafetler giydirmeye gerek duyuyorsun karşındakinin ilgisini çekebilmek için. oysa hiç gerek yok, sohbet başlatacaksan bile merhaba, bitireceksen de kib görüşürüz.
güzel şeyler bence.
0
ahshahs ilk defa geldi bu buton bana çok güldüm. yahu dert diil de bana itici geldi bunun kullanımı acaba başkalarına da itici geliyo mu diye merak ettim
0
mete kudur beni anlamış. düz adamdır kib yazmıştır sıkıntı yok tabiki ama senin de başta dediğin gibi bu bi şaka malzemesi gibi geliyo bana da o yüzden sormuştum. teşekkürler:)
0
@playing star again ahshaha 2006 da tanışmıştık adamla valla yaklaştın
0
ciddi ciddi yazınca sinirlenirim ama bir arkadaşım ile telefonla konuşmamızı bitirirken "ok kib bay" der. böyle durumlarda fazla sinirlenmiyorum.
0
Eheh, kib ne ki ben bugun "nys sn msglsn glba" yazdım :D
Şakasına sürekli yazıştığım arkadaşıma yazdım tabii de samimi olmadığım biri kib yazsa garip gelmez, çok mesajlaşmadığını düşünürüm.
Şakasına sürekli yazıştığım arkadaşıma yazdım tabii de samimi olmadığım biri kib yazsa garip gelmez, çok mesajlaşmadığını düşünürüm.
0
m e b
beyoncé'nin `video phone` şarkısında lady gaga yukarıdaki sözü ediyor.kim olabilir ki o? marlon brando'nun öyle bir eşi de yok. film kültürüm de çok fazla yok, merak ettim. internette de doğru bilgi yok.
beyoncé'nin video phone şarkısında lady gaga yukarıdaki sözü ediyor.
kim olabilir ki o? marlon brando'nun öyle bir eşi de yok. film kültürüm de çok fazla yok, merak ettim. internette de doğru bilgi yok.
kim olabilir ki o? marlon brando'nun öyle bir eşi de yok. film kültürüm de çok fazla yok, merak ettim. internette de doğru bilgi yok.
0
Domuz
Dokulun pislikler:) 0 kSimdi telefon klavyesi sorunu falann derken arkadas ss atti baktim erkek adıyla kayitliyim ahasdaf ve bu ikinci vaka. Igrenc.
Dokulun pislikler:)
0 k
Simdi telefon klavyesi sorunu falann derken arkadas ss atti baktim erkek adıyla kayitliyim ahasdaf ve bu ikinci vaka. Igrenc.
0 k
Simdi telefon klavyesi sorunu falann derken arkadas ss atti baktim erkek adıyla kayitliyim ahasdaf ve bu ikinci vaka. Igrenc.
0
Bunu yapan kişiyle konuşmamak lazım galiba. Kimden ne saklıyor, bu neyin kafası?
Ben böyle birşey yapmadım hiç.
Ben böyle birşey yapmadım hiç.
0
hee sonra remzi usta'dan "uff regl oldm .s.s" diye msj gelince nasıl açıklama yapacaksın :))
0 e
0 e
0
bu tür şeyleri 12 yaşından sonra yapan insanın zihinsel problemleri vardır.
0
zunkatsar
sigara vs hariç gıda değeri olan katı sıvı anlamda ne tükettiniz son 24 saatte? su çay kahve kola alkol yiyecek vs... miktarını da ekleyin.
sigara vs hariç gıda değeri olan katı sıvı anlamda ne tükettiniz son 24 saatte? su çay kahve kola alkol yiyecek vs... miktarını da ekleyin.
0
3 dilim ekmek
150 gr bulgur
250 gr tavuk
Biraz bal
5 şiş et sade
2 köfte
Ayran çorbası
150 gr bulgur
250 gr tavuk
Biraz bal
5 şiş et sade
2 köfte
Ayran çorbası
0
-sabah kahvaltıda kahvaltılıklar, ekmek, hazır köfte, çay.
-çekirdek, kola
-tost
-su
-tatlı
-su
-köfte ekmek
-su.
-çekirdek, kola
-tost
-su
-tatlı
-su
-köfte ekmek
-su.
0
2 bomonti filtresiz
yarım kokoreç
omlet, peynir, ekmek, çay, ayva marmelatı
mercimek çorbası, 2 lahmacun
2 fincan americano
4 bardak su
yarım kokoreç
omlet, peynir, ekmek, çay, ayva marmelatı
mercimek çorbası, 2 lahmacun
2 fincan americano
4 bardak su
0
-kahvaltı: tavada iki yumurta, zeytin, peynir, salatalık, çok az tereyağı ve reçel, üç dört dilim ufak çavdar ekmeği, çay.
-ara: kahve, karışık kuruyemiş, elma.
-akşamüstü: az bulgur pilavı, az kereviz yemeği, iki dilim çavdar.
-ara: bir dilim kek, karışık kuruyemiş, çay.
-akşam: bir tabak tam buğday makarnası, yoğurt.
-az önce: iki haşlanmış yumurta.
-gün boyunca iki litre civarı su.
-ara: kahve, karışık kuruyemiş, elma.
-akşamüstü: az bulgur pilavı, az kereviz yemeği, iki dilim çavdar.
-ara: bir dilim kek, karışık kuruyemiş, çay.
-akşam: bir tabak tam buğday makarnası, yoğurt.
-az önce: iki haşlanmış yumurta.
-gün boyunca iki litre civarı su.
0
kola 2 bardak.
patates kızartması
poğaça
sandviç içinde peynir vardı
bi bardak çay
patates kızartması
poğaça
sandviç içinde peynir vardı
bi bardak çay
0
Kahvaltıda 1 yumurta, 3-4 çeşit peynir, fındık, badem,ceviz birer avuç. 3 domates.
Öğlen yemek yiyemiyorum
Akşam ıspanak çorbası
Bir kahve 2 litre de su.
Öğlen yemek yiyemiyorum
Akşam ıspanak çorbası
Bir kahve 2 litre de su.
0
ortalama 3 litre su
2 bardak çay
1 tabak izmir köfte
1 parça börek
yarım tabak hoşaf
2 top dondurma
3 dilim pizza
2 bardak kahve
340 gr konserve mısır+peynir+mayonez
2 bardak çay
1 tabak izmir köfte
1 parça börek
yarım tabak hoşaf
2 top dondurma
3 dilim pizza
2 bardak kahve
340 gr konserve mısır+peynir+mayonez
0
Geç kalktım ,
etli pide ayran salata yayık ayran çay
Çay
Çay
2 tabak pirinç pilavı
Kahve b. Bardak
Kahve b.bardak
Çay b.bardak+ bitter çikolata 80 gr sanırım
Çikolatalı goflet
2 portakal
1 havuç
Çikolatalı goflet ( beyaz)
4 adet Eti puf dolgulu
Leblebi beyaz , kabak çekirdeği (mebzul miktarda)
2 litreye yakın su
B.184 kilo 90,1
etli pide ayran salata yayık ayran çay
Çay
Çay
2 tabak pirinç pilavı
Kahve b. Bardak
Kahve b.bardak
Çay b.bardak+ bitter çikolata 80 gr sanırım
Çikolatalı goflet
2 portakal
1 havuç
Çikolatalı goflet ( beyaz)
4 adet Eti puf dolgulu
Leblebi beyaz , kabak çekirdeği (mebzul miktarda)
2 litreye yakın su
B.184 kilo 90,1
0
1 tabaktan biraz az pirinç pilavı (gramını bilmiyorum göz kararı yapıyorum)
onun üstüne nohut (nohut 30 tane filan vardır herhalde)
1 bardak portakal suyu (kendim sıktım)
75 cl civarı şarap (24 saatim dün geceyi de kapsadığı için tam miktarı kestiremiyorum)
50 gram kadar tuzlu fıstık (90 gramlık dün almıştım şimdi devam ediyorum)
1.5 litre falandır içtiğim su da.
ek: unutmuşum, arnold yazınca aklıma geldi. 3-4 tane de çilek yemiştim dün sabaha karşı.
onun üstüne nohut (nohut 30 tane filan vardır herhalde)
1 bardak portakal suyu (kendim sıktım)
75 cl civarı şarap (24 saatim dün geceyi de kapsadığı için tam miktarı kestiremiyorum)
50 gram kadar tuzlu fıstık (90 gramlık dün almıştım şimdi devam ediyorum)
1.5 litre falandır içtiğim su da.
ek: unutmuşum, arnold yazınca aklıma geldi. 3-4 tane de çilek yemiştim dün sabaha karşı.
0
kaşar salamlı sandviç
şehriyeli tavuk baget - bir tabak
mercimek çorbası - bir tabak
bir dilim ekmek
eti bi dolu - iki paket
4 fincan çay
2 fincan kahve
yaklaşık 3 litre su
şehriyeli tavuk baget - bir tabak
mercimek çorbası - bir tabak
bir dilim ekmek
eti bi dolu - iki paket
4 fincan çay
2 fincan kahve
yaklaşık 3 litre su
0
200 gram kuruyemiş.
300 gram çilek.
100 gram kaymak.
750 gram köfte.
4 yumurta.
Salata ve brokoli.
300 gram çilek.
100 gram kaymak.
750 gram köfte.
4 yumurta.
Salata ve brokoli.
0
4 yumurta
çok az bal
bol peynir
bol zeytin
yayla çorbası
taze fasulye
elma
yoğurt
ıspanak
2-3 fincan kahve
3-4 bardak çay
3-4 bardak su
çok az bal
bol peynir
bol zeytin
yayla çorbası
taze fasulye
elma
yoğurt
ıspanak
2-3 fincan kahve
3-4 bardak çay
3-4 bardak su
0
dün sabah
- aint no nothing
dün öğle yemeği,
200 gr meksika soslu bonfile,
3 ince dilim patates kızartması
3 brüksel lahanası, 50 gr havuç, biber, brokoli karışık haşlanmış sebze.
1 minik dilim ekmek
arada
2-3 bardak çok açık çay
1,5 lt su
akşam
1 yoğurtlu tantuni dürüm
150-200 gr profit erol
500 ml açık çay (büyük bir bardak)
su
bu sabah
4-5 kaşık müsli
süd
- aint no nothing
dün öğle yemeği,
200 gr meksika soslu bonfile,
3 ince dilim patates kızartması
3 brüksel lahanası, 50 gr havuç, biber, brokoli karışık haşlanmış sebze.
1 minik dilim ekmek
arada
2-3 bardak çok açık çay
1,5 lt su
akşam
1 yoğurtlu tantuni dürüm
150-200 gr profit erol
500 ml açık çay (büyük bir bardak)
su
bu sabah
4-5 kaşık müsli
süd
0
10032007
Hello,"She'd play the piano, I'd turn the pages." Cümlesinde niye would kullanılmış? Gerçi o would di mi had değil? Önceki cümle de "We used to volunteer at the senior center every Wednesday." Thank you.
Hello,
"She'd play the piano, I'd turn the pages." Cümlesinde niye would kullanılmış? Gerçi o would di mi had değil? Önceki cümle de "We used to volunteer at the senior center every Wednesday."
Thank you.
"She'd play the piano, I'd turn the pages." Cümlesinde niye would kullanılmış? Gerçi o would di mi had değil? Önceki cümle de "We used to volunteer at the senior center every Wednesday."
Thank you.
0
Geçmişte tekrar eden şeyler için would kullanılabilir. Aşağıdaki linkte örneklerle açıklanmış:
learnenglish.britishcouncil.org
learnenglish.britishcouncil.org
0
basubadelmevt
İnstagramda ismimizin altında bir şeyler yazıyor ya. Ben orda istanbul olarak belirtiyorum, altına da bir söz yazıcam. Söz hemen İstanbuldan sonra çıkıyor. Alt alta gelsinler istiyorum,öyle düzenliyorum.İstediğim şu:İstanbulTill death do us part.(temsili)>>>Masaüstünde de deniyorum gösterdiği şey:İs
İnstagramda ismimizin altında bir şeyler yazıyor ya. Ben orda istanbul olarak belirtiyorum, altına da bir söz yazıcam. Söz hemen İstanbuldan sonra çıkıyor. Alt alta gelsinler istiyorum,öyle düzenliyorum.İstediğim şu:
İstanbul
Till death do us part.(temsili)
>>>Masaüstünde de deniyorum gösterdiği şey:
İstanbul Till death do us part.
Yahu alt alta gelsinler istiyorum. Nasıl yapılıyor bu? Herkeste var nerdeyse.
İstanbul
Till death do us part.(temsili)
>>>Masaüstünde de deniyorum gösterdiği şey:
İstanbul Till death do us part.
Yahu alt alta gelsinler istiyorum. Nasıl yapılıyor bu? Herkeste var nerdeyse.
0
şimdi ben de denedim. uygulamada alt alta gösteriyor ama masaüstü sürümünde öyle değil.
0
@terliks
İstanbuldan sonra boşluk bırakıp alt alta gelcek şekilde yapıyorum.Boşluk bırakmadan alt satıra geçmeyi yapamadım.
İstanbuldan sonra boşluk bırakıp alt alta gelcek şekilde yapıyorum.Boşluk bırakmadan alt satıra geçmeyi yapamadım.
0
peki sadece instagram uygulamasında görünse yetmiyor mu? ille de web sitesinde de mi olsun? çünnkü uygulamasında oluyor ama bir tek web sitesinde öyle durmuyor.
0
klar
Telefonda hat bilgisinin alındığı konum olarak mizrakh talpiyot diye biyer görünüyor. Oysaki ben istanbuldayım. Neresi burası diye baktım kudüste bir yer. Hatta absorption center gibi bişey çıktı. Ne şimdi bu?
Telefonda hat bilgisinin alındığı konum olarak mizrakh talpiyot diye biyer görünüyor. Oysaki ben istanbuldayım. Neresi burası diye baktım kudüste bir yer. Hatta absorption center gibi bişey çıktı. Ne şimdi bu?
0
bilmem. ben şehir falan eklemiyordum. dün üsküdar yazan yerde bugün garip bişey yazıyor
0
nucleon
az önce bu filmi açtım, yıllar sonra yeniden izliyorum. çok iyi değil mi ya bu film?oyunculuk, sahne geçişleri, senaryo...Gary Oldman mesela çok görünmüyor ama, acayip bi performansı var bu filmdebaşka böyle oyunculuğun coştuğu film ne vardı ki?
az önce bu filmi açtım, yıllar sonra yeniden izliyorum.
çok iyi değil mi ya bu film?
oyunculuk, sahne geçişleri, senaryo...
Gary Oldman mesela çok görünmüyor ama, acayip bi performansı var bu filmde
başka böyle oyunculuğun coştuğu film ne vardı ki?
çok iyi değil mi ya bu film?
oyunculuk, sahne geçişleri, senaryo...
Gary Oldman mesela çok görünmüyor ama, acayip bi performansı var bu filmde
başka böyle oyunculuğun coştuğu film ne vardı ki?
0
New York'un sakin halini ekrana yansıttığı için biraz seviyorum. New York'ta genelde pek iyi şeyler olmaz. Ya uzaylılar saldırır, ya biri şehri ele geçirmeye çalışır... Bu filmde böyle bir saçmalık yok. O açıdan iyi. Kötü sonla biten bir film olduğu için de eh işte diyorum.
0
leon gerçekten efsanevi bir film, türkiye'deki eşkıya gibi...
-spoiler-
film kötü sonla bitmiyor. kötü son dediğiniz nedir ki?
-spoiler-
-spoiler-
film kötü sonla bitmiyor. kötü son dediğiniz nedir ki?
-spoiler-
0
lars and the real girl - ryan gosling'in bence zirve yaptığı film.
birdman - michael keaton. eleştirmenle tartıştığı sahnede insanın kendisiyle oynayası geliyor.
glengarry glen ross vs.
birdman - michael keaton. eleştirmenle tartıştığı sahnede insanın kendisiyle oynayası geliyor.
glengarry glen ross vs.
0
zamanında şöyle bir duyuru açmıştım ve hala aynısını düşünüyorum:
eksiduyu.ru
ayrıca bu gary oldman sevdası nereden geliyor, onu da anlamıyorum. nerede coşuyor tam olarak acaba? aynısını harry potter'da da yaptılar: "yav bu sirius black (gary oldman) mükemmel performans gösterdi."
oysa orada da hiç de öyle aman aman bir rolü yoktu.
eksiduyu.ru
ayrıca bu gary oldman sevdası nereden geliyor, onu da anlamıyorum. nerede coşuyor tam olarak acaba? aynısını harry potter'da da yaptılar: "yav bu sirius black (gary oldman) mükemmel performans gösterdi."
oysa orada da hiç de öyle aman aman bir rolü yoktu.
0
@ m e b;
filmde bi retro hava var, atmosfer çok hoş, oyunculuk gerçekçi geliyor bana.
sen bayağı gömmüşsün filmi ama o kadar değil yahu.
gary oldman mesela ilk geliyor hap atıyor bi tane, tavana bakarak bi kendinden geçiyor gibi oluyor ya, sonra bir de, matildanın babası ile ilk diyaloğunda müziğini kesip adama dönüp, bakıp ilerliyor. çok iyi oyunculuk bana göre bunlar.
ha bu konuda otorite değiliz yani, izleyici olarak böyle
filmde bi retro hava var, atmosfer çok hoş, oyunculuk gerçekçi geliyor bana.
sen bayağı gömmüşsün filmi ama o kadar değil yahu.
gary oldman mesela ilk geliyor hap atıyor bi tane, tavana bakarak bi kendinden geçiyor gibi oluyor ya, sonra bir de, matildanın babası ile ilk diyaloğunda müziğini kesip adama dönüp, bakıp ilerliyor. çok iyi oyunculuk bana göre bunlar.
ha bu konuda otorite değiliz yani, izleyici olarak böyle
0
musella
selamlar, telefonun sistem hafızası (android islemcinin kapladigi alan) 4gb yer kapliyor bu normal mi? normal degil gibi. google hizmetleri, uygulamalar derken 8gblik bellegin tamami doldu. sadece bir telefonda ne yuklu olmasi gerekirse o uygulamalar var face, twitter vs... s3 mini galaxy'de bile b
selamlar,
telefonun sistem hafızası (android islemcinin kapladigi alan) 4gb yer kapliyor bu normal mi? normal degil gibi. google hizmetleri, uygulamalar derken 8gblik bellegin tamami doldu. sadece bir telefonda ne yuklu olmasi gerekirse o uygulamalar var face, twitter vs...
s3 mini galaxy'de bile boyle sorun yasamamistim ki onun bile 4gb hafizasi vardi. kaldi ki bu telefona yukleyemedigim uygulamalari bile yukluyordum. bu ne la?
google'a sordum care bulamadim.
telefonun sistem hafızası (android islemcinin kapladigi alan) 4gb yer kapliyor bu normal mi? normal degil gibi. google hizmetleri, uygulamalar derken 8gblik bellegin tamami doldu. sadece bir telefonda ne yuklu olmasi gerekirse o uygulamalar var face, twitter vs...
s3 mini galaxy'de bile boyle sorun yasamamistim ki onun bile 4gb hafizasi vardi. kaldi ki bu telefona yukleyemedigim uygulamalari bile yukluyordum. bu ne la?
google'a sordum care bulamadim.
0
vayezikhan
özellikle şunu kullanma dediğiniz bir diş macunu var mı?
özellikle şunu kullanma dediğiniz bir diş macunu var mı?
0
L'Angelica . Büyük marketlerde bulunuyor, İtalya'dan gelen ithal bir macun. Biraz pahalı ama kullandıktan sonra başka bir macun kullanamıyorum kesinlikle tavsiye ederim.
0
uzun süre ailecek sensodyn true white kullandık ve zamanla bazılarımızın dişleri sararmaya başladı, iğrenç oldu. dişçide temizlettik bi ay geçmeden yine oldu. meğer diş macunu yapıyormuş. içinde hidrojen peroksit varmış, kullanmayın.
şimdi colgate'in yeşil ambalajlı bi şeyini kullanıyoruz. bununla ilk fırçalamada dişlerimiz normale döndü.
şimdi colgate'in yeşil ambalajlı bi şeyini kullanıyoruz. bununla ilk fırçalamada dişlerimiz normale döndü.
0
Uzun süredir sensodyne kullanıyordum bu sefer değişiklik olsun diye signal whitenow aldım. Pişmanım, şakın alma. Çamur gibi.
0
dahayeniymis
Çok sık oluyor bu. Kıllanayım mı? İkisi de duyuruda. Nicklere ya da verilen diğer cevaplara bakmadan yorum yapıyordur belki ama hemen üstte yahu.. Amaç dikkat çekmek olsa bile bi şey olmaz gerçi de (sevgilimin dikkatini çektiğini sanmıyorum) yine de sinir oldum gibi. Ha bi de arada erkek arkadaşımı
Çok sık oluyor bu. Kıllanayım mı? İkisi de duyuruda. Nicklere ya da verilen diğer cevaplara bakmadan yorum yapıyordur belki ama hemen üstte yahu.. Amaç dikkat çekmek olsa bile bi şey olmaz gerçi de (sevgilimin dikkatini çektiğini sanmıyorum) yine de sinir oldum gibi. Ha bi de arada erkek arkadaşımı ima eden şeyler yazıyor.
0
kıllanmamak elde değil böyle durumda.
yalnız böyle şeyleri aleni şekilde sorunca onlar anlamıyor mu kimlerden bahsedildiğini?
yalnız böyle şeyleri aleni şekilde sorunca onlar anlamıyor mu kimlerden bahsedildiğini?
0
Sevgilin ile senin haberdar olmadığın bir şekilde hala muhabbeti olabilir ya da senin varlığını bilmiyor da olabilir. Sanırım açık kapı görüyor hala, sevgilin net bir şekilde konuşsun bence.
0
@m e b, umursamadım.
@neferkitty, erkek arkadaşımla aramızda şeffaf ve güçlü bir ilişki olduğuna inanıyorum. Ben kendi kendime gıcık oldum öyle, kız beni biliyor.
@neferkitty, erkek arkadaşımla aramızda şeffaf ve güçlü bir ilişki olduğuna inanıyorum. Ben kendi kendime gıcık oldum öyle, kız beni biliyor.
0
Eski sevgilisiyse beni ima edecek şeyler yazacak değil ya, kendi hayatından bir şeyler yazacak tabii.
Aynı ortamdan sevgili yapılıyorsa böyle durumlar kaçınılmaz olacak, yapacak bir şey yok.
Aynı ortamdan sevgili yapılıyorsa böyle durumlar kaçınılmaz olacak, yapacak bir şey yok.
0
Ay bi dakka ben yanlış anlamışım, sevgilinin sorularına cevap yazıyor sandım.
Yorumları denk gelebilir yani benim yorumumun üstüne sen yorum yapma demek de olmaz ki sallama boşver :D Olmadı yeni nick alın kafanız rahatlasın.
Yorumları denk gelebilir yani benim yorumumun üstüne sen yorum yapma demek de olmaz ki sallama boşver :D Olmadı yeni nick alın kafanız rahatlasın.
0
ortalığı karıştırmaya müsait bir duyuru, beğendim. umutla gelişmeleri bekliyorum.
0
klasik artık tarih olduğunu anlamayan, surekli sagdan soldan portleyerek kendini gösterip sevgilileri huzursuz etmeye calışan, mutsuzlukla beslenen, looser eski sevgili modu. hiç iplememek gerek.
0
oha lan ne hayatlar yaşıyonuz siz. duyurudan iki sevgili yaptın yani doğal olarak nicklerini biliyorsun falan...
0
ahahaha oha cutie pie +1, buradan da puan verdim.
benim stalk olayım pek iyi değildir. söylesene kim bunlar, tüm duyurularına bakamam.
benim stalk olayım pek iyi değildir. söylesene kim bunlar, tüm duyurularına bakamam.
0
kendimi heyecanli bir tavla oyununu "bir cay söyleseler de icsek" diyerek izleyen yancı gibi hissediyorum böyle zamanlarda. böyle karisik hayatlarınız var, niye biz her aksam dizi seyrediyoruz? biz bu dünyanın neresindeyiz, kıyısında mı, ortasında mı? neresindeyiz?
youtu.be
youtu.be
0
@tughan olay öyle değil ki. Paragraf çok net olduğundan tekrar açıklamayacağım.
0
normalde, "kıllanmak lazım tabii" derim.
ama şu da var.
zamanında sevgili olduklarına göre, ilgi alanları ya da bilgili oldukları konular benzer olabilir.
aynı duyurulara denk geliyor olmaları da mümkün.
kendimi düşündüm, duyuruda eski sevgilim falan yok, ama bazen soruyu/duyuruyu okuyup direkt cevap yazıyorum.
bakmıyorum bile kimin cevap verdiğine.
yani insan fark etmeyebilir.
ikisi için de serbest bir ortam sonuçta.
sinir bozucu bir durum da olabilir, size öyle geliyor da olabilir.
ama şu da var.
zamanında sevgili olduklarına göre, ilgi alanları ya da bilgili oldukları konular benzer olabilir.
aynı duyurulara denk geliyor olmaları da mümkün.
kendimi düşündüm, duyuruda eski sevgilim falan yok, ama bazen soruyu/duyuruyu okuyup direkt cevap yazıyorum.
bakmıyorum bile kimin cevap verdiğine.
yani insan fark etmeyebilir.
ikisi için de serbest bir ortam sonuçta.
sinir bozucu bir durum da olabilir, size öyle geliyor da olabilir.
0
soft
oynatma listesinde 200 video var, kimisi 10 dk kimisi 20. toplam süreyi göremedim, var mı öğrenmenin yolu? tek tek topla diyen ilk kişiye lolipop benden :)
oynatma listesinde 200 video var, kimisi 10 dk kimisi 20. toplam süreyi göremedim, var mı öğrenmenin yolu? tek tek topla diyen ilk kişiye lolipop benden :)
0
ne kadar doğru hesaplıyor, kontrol etmedim ama:
youtube-playlist-analyzer.appspot.com
youtube-playlist-analyzer.appspot.com
0
m e b
çeşitli sebeplerden hep ezik olduğumu düşünüyorum. aslında düşünmüyorum, tanımadığım ve zengin bir adam bile bana sadece duruş şeklimden bile "neden ezik duruyorsun? fakir bir aileden mi geldin?" diye sorunca ve buna benzer birkaç örnek daha olunca ezik olduğumun tescillendiğini biliyorum. siz ezik
çeşitli sebeplerden hep ezik olduğumu düşünüyorum. aslında düşünmüyorum, tanımadığım ve zengin bir adam bile bana sadece duruş şeklimden bile "neden ezik duruyorsun? fakir bir aileden mi geldin?" diye sorunca ve buna benzer birkaç örnek daha olunca ezik olduğumun tescillendiğini biliyorum.
siz ezik misiniz? ya da şöyle sorayım, ezik bir insanı nasıl anlıyorsunuz? siz de ezik olduğunuzu hissediyorsanız nasıl aşmaya çalışıyorsunuz?
siz ezik misiniz? ya da şöyle sorayım, ezik bir insanı nasıl anlıyorsunuz? siz de ezik olduğunuzu hissediyorsanız nasıl aşmaya çalışıyorsunuz?
0
O adam nasıl biri ya okurken sinirlendim. Tescillendim filan deme böyle tiplerin lafıyla lütfen
0
Siktirsin oradan ezik tescil kurum başkanımıymış. Ezik ne ayrıca. İnsan için bir sıfat değil.
0
Come on hiçbir ekşici ezik değildir o yüzden cevap bekleme asdffafa. Sen kendini nasıl görüyorsun? Mesela ben ezik olduğumu düşünmüyorum demişsin o zaman neden insanlar öyle düşünüyor sence? Sebebi duruş şeklin mi?
0
@uyusam iyi olur: orada anlam bulanıklığı oldu zannedersem. çünkü "aslında düşünmüyorum, öyle olduğunu biliyorum." demeye çalışmıştım.
bilmiyorum ki. duruşumdan kaynaklı herhalde. ilk kez konuştuğum insanlar hep "öyle durma, rahat ol.", "ezilip büzülme." der hep. hatta bir gün yolda yürürken çingene kızlar "sen niye öyle yürüyorsun ya?" diyip güldüler.
bilmiyorum ki. duruşumdan kaynaklı herhalde. ilk kez konuştuğum insanlar hep "öyle durma, rahat ol.", "ezilip büzülme." der hep. hatta bir gün yolda yürürken çingene kızlar "sen niye öyle yürüyorsun ya?" diyip güldüler.
0
her insan ezik doğar, ezik olarak yaşamını sürdürür ve sonlandırır. hepimiz eziğiz. aciziz yani. sence ezik olmayan hangi canlı var şu yeryüzünde. ezik olduğunu bilmen güzel.
0
Bunu zengin biri soyluyorsa siktir et..cunku onlarda asiri gereksiz bi ozguven ve kendini begenmislik oldugu icin biz normal insanlar onlara ezik geliyoruz
0
Oluyor işte öyle bazen. Bazı insanlar gereksiz yere kendini birşey sanarken bazı insanlarda böyle oluyor. Belki tipin çok yumuşaktır. Belki yetişme tarzın duruşunu etkilemiştir. Fazlasıyla mütevazi bir insan olabilirsin. Yırtık ya da kibirli durmaya çalış.
Sen bana bakma belki iyi öneriler veremedim, kendi söküğümü dikemeyip burdan öneri falan veriyorum.
Sen bana bakma belki iyi öneriler veremedim, kendi söküğümü dikemeyip burdan öneri falan veriyorum.
0
Herkes zaman zaman ezik hisseder. Benimle bu şekilde konuşan insanların ise en ezik olduğunu düşünüyorum hep. Kendisi ile barışık, kendini olduğu gibi sevebilen insanlar mutludurlar ve insanları kırmaktan çekinirler.
Her şey yolunda gitmediğinde bir süre sonra dışarıdaki bu tarz parazitlerden daha kolay etkilenir hale gelebiliriz. Akılda en burnu havada yürüyen tiplerin kendi ezikliklerini bastırmak için böyle davrandıklarını tutmak gerekiyor bence. Benim yöntemim bu.
Her şey yolunda gitmediğinde bir süre sonra dışarıdaki bu tarz parazitlerden daha kolay etkilenir hale gelebiliriz. Akılda en burnu havada yürüyen tiplerin kendi ezikliklerini bastırmak için böyle davrandıklarını tutmak gerekiyor bence. Benim yöntemim bu.
0
naif de denir ezik de. sen ezik değilin aksine baya girişken bi tipsin asıl ezik benim ben, yaşar usta.
0
Birinin sen görmeden seni videoya almasını sağla. Dışardan kendini görürsen kendin karar verebilirsin güvensiz görünüp görünmediğine.
0
Bu kadar farklı kişi aynı konuda uyarıyorsa ciddiye almak lazım. Samimi olduğunuz bir kişiye duruşunuzda yürüyüşünüzde ne sorun gördüğünü sorun, biz buradan bilemeyiz sonuçta.
Kişiyi aşırı özgüvensiz gösteren davranışlar: Başını ileride ve aşağı eğik tutma alışkanlığı (kambur durma), biriyle konuşurken göz temasından kaçınma veya yere bakma gibi şeyler.
Çözüm için beden diliyle ilgili kitap vs. okuyabilirsiniz, psikologlar böyle konularda gayet yardımcı olabilir. Yakın dövüş eğitimi veren bir kursa veya spor salonuna gitmek de çok faydalı olur bence.
Kişiyi aşırı özgüvensiz gösteren davranışlar: Başını ileride ve aşağı eğik tutma alışkanlığı (kambur durma), biriyle konuşurken göz temasından kaçınma veya yere bakma gibi şeyler.
Çözüm için beden diliyle ilgili kitap vs. okuyabilirsiniz, psikologlar böyle konularda gayet yardımcı olabilir. Yakın dövüş eğitimi veren bir kursa veya spor salonuna gitmek de çok faydalı olur bence.
0
kontrayla karşılık verdin mi? bana öyle dese "fakir olmanın ezik olmakla alakalı olduğunu kanıtlayan bilimsel bi çalışman mı var sayın amına koyduğum?" diye cevaplardım. at yarağına bak ya.
cevap veremediysen eziksindir.
adam seni test etmiş. zarf atmış. verdiğin cevaba göre eziklik puanı vermiş.
cevap veremediysen eziksindir.
adam seni test etmiş. zarf atmış. verdiğin cevaba göre eziklik puanı vermiş.
0
Ezikçeyim. Aşmaya çalışmıyorum, kimsem oyum. Bununla gurur da duymuyorum ama öyleyim. İnsan kişiliğinin kilo vermeye karar verir gibi 'İrade göstereceğim ve kişiliğimi değiştireceğim' diye azmederek kendi başına değişeceğine inanmıyorum. Değişir de, bu biraz 'Evdeki kapıyı ben yontacağım' gibi bir şeye benziyor; marangozluk yeteneği ve pratiği yoksa o yontulmuş kapı her yerinden yamuk durur. İnsan da eğer eğitimli bir psikolog, psiyatrist, vb. değilse kendini zorladıkça ve kendini yontmaya kalktıkça bilemediği işe bulaşırmış ve bunlar içeri gömülmüş, varlığı reddedilen kompleksler olarak dönüyor gibi geliyor. Doğru mu değil mi, bilmiyorum. Hatta, kendi kendini ameliyat etmek gibi diyelim. İnsan kendini narkozla görüyor; hadi genellemeyeyim, ben kendimi narkozla görüyorum. O yüzden kendi ameliyatımı kendim yapamam.
İnsanı değiştiren ve geliştirenin zaman ve bu zaman boyunca edindiği deneyimler olduğunu düşünüyorum. Daha dün bir arkadaştan bahsederken 'Artık, 3. ev sahibinde depozitoyu bağışlamamış, koparabilmiş geri' dedik. İlk iki ev sahibinin verdiği deneyimle, üçüncü ev sahibinde yırtıklaşmış, depozitoyu kurtarmış. Böyle böyle tecrübelerle geçiyorsa geçiyor gibi geliyor bana.
İnsanı değiştiren ve geliştirenin zaman ve bu zaman boyunca edindiği deneyimler olduğunu düşünüyorum. Daha dün bir arkadaştan bahsederken 'Artık, 3. ev sahibinde depozitoyu bağışlamamış, koparabilmiş geri' dedik. İlk iki ev sahibinin verdiği deneyimle, üçüncü ev sahibinde yırtıklaşmış, depozitoyu kurtarmış. Böyle böyle tecrübelerle geçiyorsa geçiyor gibi geliyor bana.
0
begin again
Yapacak mısınız? Ve neden? Bir de yapmış arkadaşlar varsa bunu nereden nasıl yapıyoruz bir yazarlarsa sevinirim?
Yapacak mısınız? Ve neden?
Bir de yapmış arkadaşlar varsa bunu nereden nasıl yapıyoruz bir yazarlarsa sevinirim?
Bir de yapmış arkadaşlar varsa bunu nereden nasıl yapıyoruz bir yazarlarsa sevinirim?
0
organlarımın, organ bağışına karşı ama kendi böbreksiz, ciğersiz kalınca sıraya en önden girecek olan büyük resimci bir çomara gitmeyeceğini bilsem yaparım. ama şu halükarda yapmam.
0
hiç bilmiyorum bu işler nasıl yapılıyor ama öldükten sonra organlarımı bağışlamak istiyorum. tabii, gönül gerçekten imkanı olmayan bireylere gitsin istiyor, bu ne kadar mümkün onu da bilmiyorum.
0
bunların bir versiyonu da, "sağlık sistemi çok iyi, en iyi doktora gidiyorum, randevular basit, gss ne güzel falan" diyip, kendi çaresiz ya da çaresi pahalı bir hastalığa yakalanınca yine aşağılayıp bizden uzak diye eleştirdiği orta-üst sınıf beyaz türkten para dilendiği yardım kampanyası yapanları. allah kimseye çaresiz hastalık vermesin ama bu kampanyalar da bana itici geliyor.
0
siz isteseniz bile öldükten sonra varsa karınız/kocanız, çocuğunuz, ailenizin de izin vermesi gerekiyor diye biliyorum. ölmeden önce ailenizle bu konuyu konuşup onların da rızasını almanız gerekecektir.
0
ben bağışladım bi yerde çadır kurmuşlardı orda imzalamıştım. birde kart aldım. kartta en yakınından iki ikişinin numarası yazıyor ölmek üzereyken onları arayacaklar. Rabbim herkese şifa versin.
0
ehliyette işaretlemiştim tüm organlarım bağışlansın diye. ama aslında ben de kadavra olmak istiyorum.
bi işe yarasın, toprakta çürüyüp de ne olacak
bi işe yarasın, toprakta çürüyüp de ne olacak
0
Bizim ailede gelenek gibi bir sey oldu, 18'i bitirince direkt hastaneye gidip bagisliyoruz. Hastanelerde organ bagisi birimleri oluyordu, oradan hallediyorduk onceden. Muhtemelen o sistem devam ediyordur, e-nabizda da bir seyler var. Malesef su an yurtdisinda yasadigim icin olsem bagislanamiyor.
0
Devlet hastanelerinin organ bağışı bölümü var,oraya gidiyorsun ve hangi organlarını bağışlamak istediğini söylüyorsun.form dolduruluyor ve sana kart veriliyor.öldüğünde en yakınlarından yinede izin isteniyor.
Ben bagisladim ve ailemin de izin vermesini söyledim, tek pismanligim göz naklini isaretlemeyi unutmusum. tekrar gittigimde sorucam eğer kabul görürse onuda yazdircam.
Ben bagisladim ve ailemin de izin vermesini söyledim, tek pismanligim göz naklini isaretlemeyi unutmusum. tekrar gittigimde sorucam eğer kabul görürse onuda yazdircam.
0
mikro patlama
Soru akıllı telefonlar içindir. Özellikle herhangi bir uygulama kullanılmadığında ve çok az konuşma yapıldığında ya da mesela ikinci hat olarak yedekte tutulduğunda şarj ömrünün ne kadar olduğunu soruyorum.Teşekkürler.
Soru akıllı telefonlar içindir. Özellikle herhangi bir uygulama kullanılmadığında ve çok az konuşma yapıldığında ya da mesela ikinci hat olarak yedekte tutulduğunda şarj ömrünün ne kadar olduğunu soruyorum.
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
pili ölmeden önce 2 gün gidiyordu. şimdi şarjdan dolu olarak çıkardığımda bile 1 saat sonra %10 azalmış oluyor kendi kendine.
0
İlk aldığımda 3 gün gidebiliyordu az kullanımda ama mesela dediğiniz gibi yedek amaçlı hiç kullanım için sony'nin süper stamina modunda 10 günden fazla gidebilir.
Şu anda ölü pille hiç kullanmasam günü tamamlar anca.
Şu anda ölü pille hiç kullanmasam günü tamamlar anca.
0
galaxy s6 kullandım 1 hafta kadar. iş hattımı taktım, internet kapalı halde 4 günü geçti. En fazla 30-40dk konuşmuşumdur o kadar. facebook, watsap, instagram, oyun vs yüklü değildi. Kurulumu ve güncellemeleri yapıp şardan aldım.
S4 kulladığım için akşamı çıkaramayan şarjımı gördüğümde gözlerim yaşardı.
S4 kulladığım için akşamı çıkaramayan şarjımı gördüğümde gözlerim yaşardı.
0
gkct
Biraz önce youtube'da bir videoya denk geldim. Adam ms hastası olan eşine evliliklerinin 10. yıl dönümünde flashmob gösterisi hazırlatmış. Ben hem sevindim (hem de üzüldüm tabi) ve ulan niye bizim ülkemizde böyle şeyler olmuyor. Çok mu ruhsuzuz? Ne diyorsunuz sevgili Jedi'lar?https://www.youtube.com
Biraz önce youtube'da bir videoya denk geldim. Adam ms hastası olan eşine evliliklerinin 10. yıl dönümünde flashmob gösterisi hazırlatmış. Ben hem sevindim (hem de üzüldüm tabi) ve ulan niye bizim ülkemizde böyle şeyler olmuyor. Çok mu ruhsuzuz? Ne diyorsunuz sevgili Jedi'lar?
www.youtube.com
www.youtube.com
0
Cunku onceliklerimiz var. Bu resme bak: en.wikipedia.org:MaslowsHierarchyOfNeeds.svg
Doktora gidemeyen, ilacini alamayan, ev kirasini odeyemeyen, dahasi esine surpriz yaparsa toplum/arakadas baskisi gorecek kisi bunlari yapamaz.
Doktora gidemeyen, ilacini alamayan, ev kirasini odeyemeyen, dahasi esine surpriz yaparsa toplum/arakadas baskisi gorecek kisi bunlari yapamaz.
0
douglas
nedendir bilmiyorum çocukluğumdan beri kızları kıskanmışımdır. çocukken kız olucam falan diyordum. şuan gayet erkeksi bir erkek olmama ve herhangi bir gaylik özelliği taşımama ve epey zaman geçmesine rağmen bazı şeyler hiç değişmiyor. kız olmanın güzel bulduğum yanları ise şu: herhangi bir yer isted
nedendir bilmiyorum çocukluğumdan beri kızları kıskanmışımdır. çocukken kız olucam falan diyordum. şuan gayet erkeksi bir erkek olmama ve herhangi bir gaylik özelliği taşımama ve epey zaman geçmesine rağmen bazı şeyler hiç değişmiyor.
kız olmanın güzel bulduğum yanları ise şu: herhangi bir yer istediğiniz zaman kendinize yer bulabilirsiniz. sosyal anlamda diyorum. bir sosyal topluluğun içinde olduğunuzda her zaman öndesiniz. sempati çekmek açısından diyorum. bu aslında bayanlar önden, hanımlara yer verelim gibi kavramların daha geniş vuku bulmuş hali ama kaynağı aynı. bir şekilde daha iyimser ve tatlı muamele göreceksiniz. işe girdiğinizde erkekler sizinle muhabbet kurmak için bahane uyduracak. sizin bir şey yapmanıza gerek yok. heryerde sempati kazandığınız için kasada sıra beklerken dahi öne geçebilirsiniz. aslında bu farklı bir bakış açısı. ataerkil düzene ters mühendislik uygulamak gibi. bu dediğim olay erkeklerin içinde geçerli facebook, instagram gibi sosyal medya uygulamalarında da saçma sapan şeyler ya da resimler paylaştığı için ilgi gören kadınlardan tut TV'de yine sırf kadın olduğu için reyting alan programlara kadar uzanıyor bu olay. yani her türlü kanıtlayabilirim kadınların bu durumunu. o yüzden onları hala kıskanıyorum. erkek egomanyası kadın hakları eşitsizliği gibi gerçekler her ne kadar gerçek olsa da bu anlattığım sadece farklı bir açıdan bakmakla ilgili. ve farkındaysanız kadınlığı kullanmak gibi bir kavramdan söz etmedim. tüm bu yazıklarımda gayet kadınlık organlarını sergilemeyen bunun için uğraşmayan bir kadını model alabilirsiniz. eh tabi güzelde olması gerek ama çirkin kadın yoktur değilmi?
kız olmanın güzel bulduğum yanları ise şu: herhangi bir yer istediğiniz zaman kendinize yer bulabilirsiniz. sosyal anlamda diyorum. bir sosyal topluluğun içinde olduğunuzda her zaman öndesiniz. sempati çekmek açısından diyorum. bu aslında bayanlar önden, hanımlara yer verelim gibi kavramların daha geniş vuku bulmuş hali ama kaynağı aynı. bir şekilde daha iyimser ve tatlı muamele göreceksiniz. işe girdiğinizde erkekler sizinle muhabbet kurmak için bahane uyduracak. sizin bir şey yapmanıza gerek yok. heryerde sempati kazandığınız için kasada sıra beklerken dahi öne geçebilirsiniz. aslında bu farklı bir bakış açısı. ataerkil düzene ters mühendislik uygulamak gibi. bu dediğim olay erkeklerin içinde geçerli facebook, instagram gibi sosyal medya uygulamalarında da saçma sapan şeyler ya da resimler paylaştığı için ilgi gören kadınlardan tut TV'de yine sırf kadın olduğu için reyting alan programlara kadar uzanıyor bu olay. yani her türlü kanıtlayabilirim kadınların bu durumunu. o yüzden onları hala kıskanıyorum. erkek egomanyası kadın hakları eşitsizliği gibi gerçekler her ne kadar gerçek olsa da bu anlattığım sadece farklı bir açıdan bakmakla ilgili. ve farkındaysanız kadınlığı kullanmak gibi bir kavramdan söz etmedim. tüm bu yazıklarımda gayet kadınlık organlarını sergilemeyen bunun için uğraşmayan bir kadını model alabilirsiniz. eh tabi güzelde olması gerek ama çirkin kadın yoktur değilmi?
0
Eksik tanim olmus. Bahsettigin durumlar tum kadinlar icin gecerli degil.
Dogrusu "guzel/yakisikli olmak cok guzel degil mi" olmaliydi.
Dogrusu "guzel/yakisikli olmak cok guzel degil mi" olmaliydi.
0
sadece başları okudum. hayır dışarıdan öyle görünüyor ama aslında tam tersi durum. erkek olmak o konularda daha rahat.
0
vallahi yarısına kadar okudum ve ekliyorum, erkek olmaktan aldığım tadı hiçbir şeyden alamadım. içimde bir avlanma, çiftleşme içgüdüsü var. ( tanışmak, peşinde koşmak, tavlamak ) ve bunlar kesinlikle birisiyle birlikte olmaktan onu elde edebilmekten daha keyifli bi süreç bana göre.
0
Bir ara bir nickim vardı sevdiğim bir kadın karakterdi. Sırf kadın sandıkları için yürüyen onlarca abazan vardı. Ben bile daraldım o kısacık anda. Kadın olmak zor oldukça.
0
tamamıyla katılıyorum. tahammül edemediğim nokta ise kadınların cinsiyet eşitliğini savunup pozitif ayrımcılığa veya erkeğe yük getiren sosyokültürel ritüellere/"ödevlere" seslerini çıkarmamaları. ses çıkaranları elbette var ama yeterli sayıda değil.
bir de hiçbir vasfı olmamasına rağmen sırf kadın diye bir konuda ilgi görüyorsa, suç kadının değil de erkeklerin. her defasında cinsel açlığının kurbanı olacak kadar aciz olan bu tipler yüzünden kaliteye, bilgiye veya kişiliğe değil de vajinanın varlığına bakılır oldu.
bir de hiçbir vasfı olmamasına rağmen sırf kadın diye bir konuda ilgi görüyorsa, suç kadının değil de erkeklerin. her defasında cinsel açlığının kurbanı olacak kadar aciz olan bu tipler yüzünden kaliteye, bilgiye veya kişiliğe değil de vajinanın varlığına bakılır oldu.
0
Bu söylediğiniz şeyler kadın olmayı basitleştiren sığ bir cinsiyetçi bakış açısını yansıtıyor. Asla bu avantaj(!)ları kullanarak yaşamak istemedim, istemiyorum. Sırf bana kadın olduğum için toplu taşımada yer veren tiplere sinir oluyorum. Memelerim olduğu için şirin davranan yeni tanıdığım insanlardan da hiç hazzetmiyorum. Böyle bir eğilim var, siz erkeklerde, söylediklerinizin bazılarının doğru olduğunu düşünüyorum ancak bunlar benim açımdan güzel şeyler değil. Sizin gibi düşünen kadınlar da var, bunu kullananlar da hatta. Onları da yadırgıyorum. Diğer taraftan sırf kadın olduğum için rahatça olduğum gibi davranamadigim, istediğimi yapamadığım durumlar avantaj dediğiniz şeylerden çok daha fazla. Kısacası her ne kadar kendim fiziksel olarak kadın olmayı seviyor olsam da bu topluma kadın olarak dahil olmak hiç de güzel bir şey değil. Benim yorumlamam bu kadar.
0
bu toplumda genel bir dengesizlik var ve sadece kadınlar için geçerli değil. denge dediğin bir yerde yine kendini bulsada genel olarak büyük bir cinsel dengesizlik durumu var ve bu erkeklerde yansıyor. ülkenin küçük bir kısmı tüm cinsel saçmalıklardan bıkıp kendini avrupaya atmak isteyen bir kitleyi oluşturuyor ve kitleye mensubum. yani eğer onlardan biri olsaydım ortada sorun görmezdim ama aptal erkeklerden ve aptal kadınlardan sıkıldığım için kendi kendini besleyen bu saçma danışıklı dövüşün içinde bir erkek olarak aynı oranda bende rahatsız oluyorum, tam olarak eşit oranda bunun zararını görüyorum. çevresinde kadın eksik olmayan arkadaşlarımda aynı şeyler söylüyor. geçende sorpla röportaj yaparken sohbet ediyoruz adam bana uygulamayı almanyada popüler hale getiremedik çünkü adamların zaten sosyal hayatları var böyle bir şeye ihtiyaç duymuyor bizde üçüncü sınıf ülkelerinde kendini ifade etmekte güçlü yaşayan ülkelere açılıyoruz dedi. yazık lan hepimize.
m e b dostum tam tam olarak aynı kafadayız. ayrıca kadınlar işi bilmiyor. Tr'de feministler genellikle aynı şeyi söylüyor. bize acımayın bize yavru kedi muamelesi yapmayın. bu acısı olan bir insanın sözleridir. incelik ayrı bir şeydir. ben romantik bir insanım ve genel olarak kız arkadaşlarıma o şekilde davranıyorum. kadın gücünü ben güçlüyüm bana acımayın ihtiyacım yok gibi söylemlerden değil kendi gücünü öfkesini ifade edecek durumlardan almalıdır. ben bir gün akşam haberlerinde kadın adamı dövdü haberi görmek istiyorum. dizilerde amerikan dizilerinde olduğu gibi yeri geldiğinde bir erkekten farksız şekilde şiddet kullanabilen kadınlar görmek istiyorum. tr de feministler bize şöyle böyle muamele etmeyin derken bile duygusal ve mağdur bir acıyla bunları söyler gibi oluyor ve inandırıcı olmadığı için gerçekçi olmuyor. oh please...
m e b dostum tam tam olarak aynı kafadayız. ayrıca kadınlar işi bilmiyor. Tr'de feministler genellikle aynı şeyi söylüyor. bize acımayın bize yavru kedi muamelesi yapmayın. bu acısı olan bir insanın sözleridir. incelik ayrı bir şeydir. ben romantik bir insanım ve genel olarak kız arkadaşlarıma o şekilde davranıyorum. kadın gücünü ben güçlüyüm bana acımayın ihtiyacım yok gibi söylemlerden değil kendi gücünü öfkesini ifade edecek durumlardan almalıdır. ben bir gün akşam haberlerinde kadın adamı dövdü haberi görmek istiyorum. dizilerde amerikan dizilerinde olduğu gibi yeri geldiğinde bir erkekten farksız şekilde şiddet kullanabilen kadınlar görmek istiyorum. tr de feministler bize şöyle böyle muamele etmeyin derken bile duygusal ve mağdur bir acıyla bunları söyler gibi oluyor ve inandırıcı olmadığı için gerçekçi olmuyor. oh please...
0
bildiğim halde yazmadım. makale ve blog yazıyorum. bazı gazete yazılarım var. ama burayı sosyal medya olarak görüyorum. bile bile önemsemiyorum kusura bakmayın. fikrin içinde birkaç imlaya takılacak olan arkadaşları ağa takılan balıklar olarak gördüğümden önemsememe sebebimi işlevsel olarak buna bağlıyorum.
0
ekaterina
Ben bunu çok yapıyorum ya, hiç kimseyi arayıp şöyle yapalım mı demem, hep beni çağırıyorlar gidiyorum fakat trip yemeye başladım sen hiç aramıyorsun ki falan diye :/ Yani yıllardır böyle ama baya alışmışım, bi de bi işim vs. olmuyor ki bazen aklıma tiyatro falan geliyor söylüyorum gelir misiniz diye
Ben bunu çok yapıyorum ya, hiç kimseyi arayıp şöyle yapalım mı demem, hep beni çağırıyorlar gidiyorum fakat trip yemeye başladım sen hiç aramıyorsun ki falan diye :/ Yani yıllardır böyle ama baya alışmışım, bi de bi işim vs. olmuyor ki bazen aklıma tiyatro falan geliyor söylüyorum gelir misiniz diye ama onun dışında canım sıkılıyor gel oturalım demem mesela. Siz nasılsınız bu konularda?
Ek sorum da var yeni bi ortama girdiniz, denk gelince aa gelsene diyorlar ama onlar haberleşip buluşurken sizi sadece görürlerse çağırıyorlar, gider misiniz? Çok tenks.
Ek sorum da var yeni bi ortama girdiniz, denk gelince aa gelsene diyorlar ama onlar haberleşip buluşurken sizi sadece görürlerse çağırıyorlar, gider misiniz? Çok tenks.
0
elimden geldiğince aramaya davet etmeye çalışıyoeum insanları. bu noktada genelde ben davet bekliyorum tabii. bu sefer de "her defasında ben mi dile getireceğim? onlar davet etsin bu sefer de." diyip kendimi geri çekiyorum üzülerek.
ikinci soru: hayır, çok zor durumda kalmadıkça gitmem. diğer kişiler de tanıdığımsa hiç gitmem.
ikinci soru: hayır, çok zor durumda kalmadıkça gitmem. diğer kişiler de tanıdığımsa hiç gitmem.
0
bence çok güzel bir şey hiç uğraşmıyorsun. bu aslında biraz çekim yasasıyla ilgili. şaka bir yana üzerine sinmiş bir durum varsa artık bu tanım haline gelmiştir. 'genelde arkadaşlarım beni arayıp sorar' böyleyse böyledir bırak böyle kalsın sen mutlusun onlar seni samimi buluyorki çağırıyor. ben çok derim buluşalım derim buluşuruz. çağırılan yerede zamanım müsaitse giderim. ayarlama organize işi işte. anlık aa gelseneler de sen yine samimiyetle çağırdığını hissediyosam giderim yoksa gitmem. ya da masada beni çekicek bişey olması lazım. güzel bi kız kafa dengi bir arkadaş vs.
0
Ben eskiden çoğunlukla buluşma ayarlayan taraftım özellikle de seyrek görüşebildiğimiz, görüşünce kalabalık olduğumuz lise arkadaşlarımla görüşmek için. Sonra baktım ki ben uğraşmasam kimsenin umursadığı yok, herkes anca birisi peşinde koşup da ayarlamaya çalışırsa geliyor. Ben de bıraktım artık umursamaz insanları bir araya toplamaya çalışmayı. Yakın arkadaşlarımın bile hep ilk planlarının her gün görüştükleri sevgilileriyle olduğunu, bana anca kendilerine göre zaman ayırdıklarını fark ettiğimden beri de onlarla buluşmak için de eskisi gibi kendi işlerimi ayarlamaya çalışmıyorum artık ben de. Zaten farklı şehirlerdeyiz. "İstanbul'a gelin" diye ısrar edip de her seferinde bir bahane duymaktan sıkıldım iyice. Kimseye bir şey sormuyorum artık. Çağıran biri olursa ve o gün yapacak daha iyi bir şeyim yoksa ve müsaitsem gidiyorum sadece.
Ek soruya cevap: 1-2 kez giderim muhtemelen ama hep böyle devam ederse gitmek istemem daha fazla. Bir şey söylemem bu konuda ama gitmem de.
Ek soruya cevap: 1-2 kez giderim muhtemelen ama hep böyle devam ederse gitmek istemem daha fazla. Bir şey söylemem bu konuda ama gitmem de.
0
samimiyetime göre değişen bir şey. 11-12 yıllık, yatılı okuldan bu yana birlikte olduğum arkadaşlarımı her şey için(ki aslında ben de onlarda birbirimizin nereye gelip gelmeyeceğini bilir) çekinmeden davet edebilirim. ama genellikle sen de olduğu gibi aklıma gelmez. çünkü ben başkalarının saatlerce konuştuğu şeyleri günlük işlerden sayıyorum, hiç bunları konuşmak, paylaşmak ve bunları birlikte yapmak için insanları davet etme ihtiyacı duymuyorum. sinema, tiyatro hariç tabiki.
yeni bir ortamdaysam ve insanlarla çok samimiyetim yoksa ayak üstü yapılan davetleri kibarlık gereği görürüm ve karşı tarafa bir gerekçe uydurur ve nazikçe reddederim. böylece ne ben ne de karşı taraf istemediği bir duruma düşmez. benim de zaman zaman kibarlık gereği birilerini davet ettiğim oluyor neticede.
yeni bir ortamdaysam ve insanlarla çok samimiyetim yoksa ayak üstü yapılan davetleri kibarlık gereği görürüm ve karşı tarafa bir gerekçe uydurur ve nazikçe reddederim. böylece ne ben ne de karşı taraf istemediği bir duruma düşmez. benim de zaman zaman kibarlık gereği birilerini davet ettiğim oluyor neticede.
0
başlığı görünce şaşırdım çünkü bende aynı yapıya sahibim. kendimde en nefret ettiğim davranış biçimlerinden biri. sürekli birilerinden davet bekliyorum. biri arayıp çağırsa uzak yakın demem giderim ama bir kez bile birini arayıp teklifte bulunmam. bu durum sosyal hayatımı olumsuz yönde etkiledi çünkü zamanla artık kimse aramamaya başladı. bende değişen bir durum yok. hala aynı şekilde davranmaya devam ediyorum. en son kuzenim neredeyse her akşam bir yere çağırıyordu. bir süre sonra sürekli ben davet ediyorum sen hiç aramıyorsun bir yere çağırmıyorsun diye açık açık söylenmeye başladı. şimdi o da uzaklaştı benden. akraba çevrelerinde her karşılaşmamızda bunu yüzüme vurmaya devam ediyor. haklılar tabi ama bir türlü düzeltemedim şu huyumu.
0
tahin pekmez yoğurt
Bu kitabın epub veya mobi formatı sizde varsa bana yollayabilir misiniz?Meritokrasi ve Müteferrika'da bulamadım.
Bu kitabın epub veya mobi formatı sizde varsa bana yollayabilir misiniz?
Meritokrasi ve Müteferrika'da bulamadım.
Meritokrasi ve Müteferrika'da bulamadım.
0
